Sen Bilin Abi...
" Sen Bilin Abi"...
Hani “Dıngıldak Masa” dedik ya, Üç beş kafa dengiyle öteden beriden sohbet ederiz. Elimiz telefona gitmeden, kulağınız dış sese kapalı, yüz yüze, göz göze bir sohbettesiniz diyelim. Sade bir çayla muhabbette iseniz dakika tutun ne kadar sürecek O denli bağlanmışız ki sohbete sormayın.
Havadan sudan da olsa konuşuyoruz, dinliyoruz; ondan bundan da anlatıyoruz. Sohbetler sanki kaymaklı ekmek kadayıfı tadında.
Dıngıldak Masa’da sohbete katılan ziyaretçilerimizden biri “Sohbeti ayakta dinledim. Herkes tebessüm içinde. Konu ortak.Sorun aynı” demiş.
İşte bu kadar… Daha ne söylenebilir…
** **
İnsanın kendinden bahsetmesi her ortamda itici gelir.Son zamanlarda köşemizde vites büyüttük, sık yazılar yazıyoruz
Boşa mı gider, hoşa mı? .. Bilmem gayri.
Siyaset ısınıyor. Köşemde iddialı büyük laflar ediyorum….
Etrafa bakıyorum. “Karman çorman”.
Aklıma da mukayyet olacağım, dilimede…”Ahlâk-ı umûmiyye” Böyle giderse dünya yıkılacak, alt üst olacak.” Diyorlar…
“Ne bilirsin” diye sorarlar …
Ben bilmem. “Sen Bilin Abi”.
** **
Bedava..
Bedava yaşıyoruz, bedava
Hava bedava, bulut bedava
Dere tepe bedava
Yağmur çamur bedava
Otomobillerin dışı,
Sinemaların kapısı,
Camekanlar bedava
Peynir ekmek değil ama
Acı su bedava
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava
Bedava yaşıyoruz, bedava.
Orhan Veli Kanık ne güzel yazmış değil mi?
Tekrar görüşmek dileğiyle esen kalın...
#