Bir Sohbete Kulak Misafiri Olunca
Oturup biraz dinlenelim dedik kafede,çayları da söyledik.
Yan masada birkaç genç kendi aralarında sohbet ediyorlar.
Masalar yakın olunca kulak misafiri oluyoruz.
Konu meslekler.
Biri diyor ki:
- Oğlum, bence henüz bozulmamış bir meslek var.
"Doktorluk" diye de cevabını veriyor.
Neden diyorlar,başlıyor anlatmaya;
-Bir berbere gittin diyelim.Berber saçını tam da istediğin gibi kesmedi,
Kızdın ana avrat küfrettin.Sonuç ne olur?
-Bir araba dayak yersin..
-Mesela trafik polisi durdurdu,ehliyet ruhsat,
Beni neden durdurdunuz diye, ana avrat başlasan... Kendini karakolda bulursun.
Ardından çıktın hakimin karşısına,
Hakime de aynı sözleri söyledin.
Hakim takdir hakkını olumsuza çevirir de en az birkaç ay yatarsın cezaevinde.
-Manavdan meyve alıyorsun diyelim,
Arkadan bir tane çürük meyveyi poşete koyduğunu gördün.
Sen de deminki hareketi yapsan...ana avrat...
Pazarcılardan temiz bir sopa yersin.
Arkadaşları eee deyince,
Doktora gittin... Eşin hasta onu götürdün.
İş uzadı,kızdın...
Küfrettin,üstelik bir de yumruk attın diyelim.
O doktor eşine yanlış ilaç yazar mı ?
Diğerleri,"yazmaz ,yazamaz" diyorlar.
Demek ki neymiş...
***
Gençlerin verdikleri örnekler her ne kadar marjinal de olsa,
Doktor olmamız nedeniyle dikkatimizi çeken bu sohbet,
Hoşumuza gitmedi dersek yalan olur.
Her ne kadar gerçekten sağlıkçılara yönelik şiddet devam etse bile,
Demek ki vatandaş arasında,sağlıkçılara güven bitmemiş,
Mesleğimiz hala saygı görüyor diye düşünüyorum.
***
Gençlerinki, kendi aralarında belki geyik muhabbeti ,
Biz biliriz ki;
Her mesleğin kendine has özelliği,etiği,hatta kutsallığı vardır.
Meslek gerektiği gibi icra ediliyorsa elbette...