Sakarya ve Turizm
İzzettin KÖMÜRCÜ
Cevdet Güngör
Sakarya ve turizm
Sakarya tabiat güzelliği açısından ülkemizin cennet köşelerinden biri. Ne yazık ki bu güzellik Sakarya’nın turizm potansiyelinin değerlendirilmesi açısından yeterince gelişme sağlayamadı. Sakarya eski milletvekili Prof. Dr. Mustafa İsen’in tabiri ile Sakarya Allah'ın kendisi için ayırdığı bir tabiat harikası.
Sakarya’nın geçmişte turizmde marka şehir olması için bazı çalışmalar yapıldı. Bu girişimleri kısaca bir kez daha hatırlayalım.
Mustafa İsen, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği zamanında Sakarya Valiliği’nin desteği ile Sakarya’nın turizm de marka şehir olması için bir çalışma başlattı. Aynı dönemde zamanın Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Duran’da ilimizin marka şehir olması için gerekli girişimleri yaptı. Hatta o dönem dünyada marka uzmanı olarak bilinin ve marka sihirbazı olarak anılan İsveçli Christer Asplund ilimize davet edildi. Asplund ilimizde kaldığı 2 gün içinde Taraklı’yı ziyaret etti. Taraklı’ya hayran kaldığını söyledi ve ertesi gün Sakarya’nın turizm açısından İstanbul’un banliyösü olarak adını duyurabileceği cevherini bırakıp gitti.
***
Daha sonra Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı da yapan zamanın AKP Sakarya Milletvekili Ayşenur İslam, SATSO ile müşterek yeni bir “Turizmde marka olma" projesi başlattı. Sakarya’nın turizm güzelliklerinin Türkiye’ye ve Dünya’ya duyurulması için ülkemizin ünlü turizm yazarları öyle söylenmişti. Sakarya’ya davet edildiler. Sanıyorum 2 gün ilimizin turizm de söz sahibi olacak tabiat güzelliklerini dolaştılar ancak ben daha sonra kendilerinin Sakarya’nın turizm güzellikleri ile ilgili yazılarına hiçbir yerde rastlamadım.
Büyükşehir Belediyesi’nin çalıştayı
Son olarak Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’nin 16 Eylül Perşembe günü ilimizin turizm geleceğine ışık tutacak “Turizm Çalıştayı” düzenliyor.
Bence çok yerinde bir girişim. Çünkü Sakarya yıllardır turizm zenginliğini, ulusal düzeyde duyurabilmiş değil. Örneğin; yıllardır Taraklı bir Safranbolu olamadı. Aynı şekilde Poyrazlar Gölü, Abant gibi iç turizme açılamadı. Bunun yanı sıra Sakarya doğa turizmi açısından bir cennet. Hatta iyi bir çalışma yapılsa yüksek yaylalarımızda kış sporları bile yapılabilir.
Ne yazık ki bu güzelliklerimizi yıllardır sadece biz biliyoruz. Türkiye’ye yeterince anlatıp turizmde marka bir şehir olamıyoruz.
Aynı şekilde Sapanca Gölümüz bir doğa harikası ancak çevresi son zamanlarda Arap turistlerin gözdesi oldu. Bu yönden ilçede bir turizm hareketliliği yaşanıyor. Beklenen bu muydu? Bilemiyorum.
Dilerim Sakarya’nın tüm doğa güzelliklerinde hareketli günler yaşanır.
***
Umarım Büyükşehir Belediyesi’nin yapacağı turizm çalıştayı buna vesile olur. Bence bu çalıştayda, ilimizin turizm güzelliklerinin neler olduğunu ortaya konmasının yanı sıra bu güzelliklerin ülkemize nasıl duyurulacağı ele alınmalıdır.
Biz bizim güzelliklerimizi zaten biliyoruz. Önemli olan bu güzelliklerin tüm ülkeye duyurulmasıdır.
MARKA UZMANI SAKARYADA: Sakarya’nı turizmde marka şehir olması için geçmişte Dünya’da marka sihirbazı olarak isim yapan Asplund ilimize davet edildi. Asplund Taraklı'da inceleme yaptı. Taraklı’nın Dünya harikası bir yer olduğunu söyledi. Ertesi gün "Sakarya İstanbul’un banliyösü olarak adını duyurabilir" deyip ilimizden ayrıldı.
