Asker sınır ötesi harekâtla ölüm kalım mücadelesi verir biz, Genç kızlarımız üniversiteye başörtüsü ile girsin mi girmesin mi’ bunun tartışmasını yaparız.
Bundan birkaç akşam önce Mehmet Ali Birand’ın sunduğu 32. Gün programını izledim. Programa katılan üniversite öğrencileri arasında yapılan tartışma esnasında yaşanan haddini aşan derecedeki tepkiler, beni çok üzdü. Tartışma canlı yayın olunca, müdahale gibi bir durumun da yetersiz kalması öğrenciler arasındaki tartışmanın büyümesine sebep oldu.
Karşılıklı fikir yürütmek yerine, gençler birbirlerine hakaret etmeye başladılar. Program adeta maç sahalarında yapılan tezahürata döndü. Bu öğrencilerin program sonrası aynı okulda ders görecek olmalarını düşünmek bile istemiyorum. Büyük facia olur.
Dünyada küreselleşme gibi önemli bir sorun varken ve askerlerimiz sınır ötesi harekâtla vatanı için eksi sıfır derecelerin altında terör mücadelesi verirken, biz oturup başörtüsü takmış Ayşe’nin Fatma’nın üniversiteye alınıp alınmamasını tartışıyoruz.
Sonra da bazı öğretim üyeleri çıkıp “Türkiye başörtüsü ile geriliyor diye açıklama yapıyor. Geriler tabi ki; biz bilim üretmek yerine böyle tartışmalarla vakit geçirirsek olduğumuz yerde daha çok sayarız. Zaman zaman kendimi kapalı öğrencilerin yerine koyuyorum, bu çok zor bir durum olsa gerek.
Geçtiğimiz günlerde Prof. Dr. Hüdaverdi Adam’ın yaptığı açıklamada olduğu gibi “ Başörtülü öğrencilerin psikolojileri bozuldu” bence de bozulur. Çünkü gittikleri her yerde ikinci sınıf muamelesi görüyorlar. Bu şartlarda, kapalı olmak gerçekten zor.
Özellikle son günlerde, yaşanan gerginlikle gençlerimiz ikiye bölünüyor.
Bir öğrencinin göbeğine taktığı küpe beni ne kadar ilgilendirmiyorsa, bir başörtülünün de kafasına taktığı başörtü beni o kadar ilgilendirmez.
Başörtüsünün bir siyasi simge olmaktan da çıkarılması gerek. Ama CHP ne yaptı? 22 Temmuz seçimlerinde hazırlattığı boy boy afişlerde başörtülü bir bayan fotoğrafını da koyarak seçim öncesi propaganda yaptı. Şimdi aynı partinin 8 ay sonra birden bu kadar nasıl değiştiğine de anlam veremiyorum.
CHP’ye sormak istiyorum; seçim afişlerinde başörtülü bir bayan kullanmak zorunda mıydınız?Yoksa o zaman ki şartlar onu mu gerektiriyordu.
Sayın İnci Hanım,Yazınızın büyük bir bölümüne katılmamak mümkün değil..Söz kousu tv programı aynı düşüncelere bende kapılım....ancak yazının son bölümünde CHP ile ilgili kısma katılmak mümkün değil....CHP nin Türban konusunda tutumu ortadadır Kanunun iptali için anayasa mahkemesine başvurmuştur...22 Temmuz seçimlerinde bana göre de Türbanı malzeme yapmak hoş değildi...Ama yapanlar parti içerisindede eridi...saygı ve selamlarımla....
M. Ali ÇINAR
4.03.2008 / 00:01:00
İnsanın büyüklüğü doğruyu seçmesinde değil, Seçme özgürlüğünün olmasındadır. Benim ekmeğimi veren suyumu veren bile benim özel işlerime karışmaması lazım. Neden geri kaldığımız bu tartışmalardan anlşılıyor. Dünyada başka bir örneği var mı? acaba bunun. El alem aya, biz gideriz yaya...Yazınız için teşekkür ediyor saygılarımı sunuyorum.
saime
4.03.2008 / 23:36:36
BAKIN ARKADAŞLAR HER ŞEYİN FAZLASI ZARAR AMENNA FAKAT ORADAKİ KIZLARIMIZ ZATEN PEÇE TAKALIM DEMİYOLARKİ.ALTI ÜSTÜ BAŞINI KAPATMAK İSTİYOR BENCE BUDA ONUN KENDİ İRADESİ İSTİYORSADA KAPATABİLMELİ.HEM LAİKLİKTEN BAHSEDİYORUZ HEMDE YAPTIRIM YAPIYORUZ.BENDE İRAN GİBİ OLMAK TARAFTARI DEĞİLİM AMA İSTEYENDE İSTEDİĞİ GİBİ YAŞAMALI.BENİM BAŞIM AÇIK DİYE KARIŞILMIYOSA ONDA KAPALI DİYE KARIŞILMAMALI.yani bende bunu anlamıyorum, türbanın neden gerginliği yansıdı.. türban neden bi gerginlik konusu oluyorki, adam 5 sene gıkını cıkarmadı türban konusunda e şimdide artık vakti....Bir ülke kendi eğitim sisteminde yetiştirdiği insanların, kendisini yıkmasından korkuyorsa bütün sistemini gözden geçirmelidir... Akifin sözünü hatırlatmak isteriz... Bacımın örtüsü batmakta rezilin gözüne, Acırım tükrüğe billahi tükürsem yüzüne...inci ökten kalemine sağlık.
nadir nalbant
6.03.2008 / 13:26:50
yazar, çok güzel yorumlamış,eklemeye de gerek yok ama
şu andaki kaos un tek sorumlusu chp,meclis 411 oyla kabul etmiş,kaos olur diyor,olacak şey değil, o da sonucu kabul edip, açık veya örtülü, iki taraftan da olabilecek baskı ya karşı tedbir-yasa ile özgürlüğü garanti altına almaya çalışıp,destek vereceğine asıl kaosu kendi çıkarıyor.
chp, tabii bunun cevabını seçimde alacak.
saygı-sevgi-hoşgörü-tahammül-anlayış dolu siyaset ve günler dileğimle.
nadir nalbant
Mete Güngör
6.03.2008 / 15:57:11
Sayın İnci Hanım başlığınıza bakıpta içimden şöyle geçirdim;Galiba bu hanımefendi de bazı hanımefendiler gibi başörtüsünü bir gerginlik aracı olarak görüyor ve başı kapalı olmadığı için kendisini baskı altında hissediyor Lakin yazının içeriğini okuduğumda anladım ki kafanın dışına değil içine bakan bir yapıdasınız Ki zaten olması gerekende budur Yoksa Sayın Mehmet Ali Çınar'ın belirttiği gibi el gider aya,biz gideriz yaya Son olarak söylemek istediğim şudur ki,chp'nin deyim yerindeyse ikiyüzlülüğünü(chp'liler alınmasın,gerçek budur) çok iyi tespit etmişsiniz O chp ki seçim propagandası için başörtüsünü kullanır Yine o chp ki başörtüsünün Allah'ın(c.c.) emri olduğunu bildiği halde yasakçı tavrından vazgeçmez Sonra da oy bekler Hadi oradan Hadi oradan Hadi oradan..!
mustafa dağdelan
7.03.2008 / 00:03:57
Ailemle izmirde yaşıyorum eşim 1997 yılına kadar kapalı idi kendisi karar verdi modern bir tesettür diyelim veya baş örtüsü neyse ama izmirde kurumlardan ve sosysl çevrede yapmak istediklerinin hiç birini yaptırmadılar ne eğitim ne çalışma neiş hayatı daha doğrusu çoçukların okul hayatında okul aile birliklerine dahi katılamadı yaşam alanı kısıtlandı belirli hastanelerde muayene olabiliyordubir devlet hastanesindede sırası geldiği halde sıra sürekli ertelendi ve muayene bitti dendi tartınca dok torun muayene etmeyeceğini öğrendik sebeb eşim baş örtülüydü hiç bir partiye veya dini guruba üye değildik elhamdülüllah müslümandık veinancımızı özgürce yaşamakistedik alandaraldıkça işlerimiz bozuldu ve eşiminde çalışması gerkti çünkü bakmakla yükümlü olduğumuz iki çoçuğumuz vardı başını açsa hiç bir sorun yoktu işte bulurduk imkanda ama sonuna kadar gitmeye karalıydı başını açmayacaktı taki biriş başvurusunu yapasıya kadar şart ları baş örtülü olmayayacaktı
mustafa dağdelen
7.03.2008 / 00:20:54
maleseförümcek kafalılar diyorum ama tek taraflı değil ikitarafadasöylüyorumnedenmi artık eşim kapalı değilbaşını açtı inanç insanın yüreğinde inancı bir bez parçasına alet etmiyelim eşim dinine daha düşkün hale geldi amatabiki demokrasiden yanayıminsanlar istedikleri gibi yaşamalılar ama medeniyet çerçevesinde hepsine saygılıyıztabiki görüşlerimiz eşiminde değişti bir saplantı yapmadık gördüğümüz eziyetleride unutmadık şimdi bu olylar basit geliyor acıda olsa gülüyoruz bazılarınız anlamayacak amatam ifade edemesemde bazılarıda yorumumdakisırrı anlayacaklar eşimde çalıştıimkanları düzelttik ve oğlum ege ünüversitesinde okuyor ve şuan baş örtüsünü savunuyor annesinin baş örtüsünüçıkarttıran toplum baş örtüsüz iş bulan annenin oğluna ne yapacak acaba saygılarla güneş balçıkla sıvanmaz
baki YILDIRIM
7.03.2008 / 00:40:52
Kıymetli İnci ÖKTEN;YAZINIZI OKUDUM.BAŞTAN İÇİMDE BİR KARAMSARLIK OLDU AMA YAZININ TÜMÜNÜ OKUDUĞMDA SİZE KATILMAMAK MÜMKÜN DEĞİL;Çünkü bu ülkede belirli bir kesim,çıplaklığa hiç ses çıkarmıyor ama kapalı olunca feryatlar başlıyor.Yok efendim laiklik elden gidiyor,irtica hortluyor vb.gibi bir sürü slogonlar ve sokağa dökülüyorlar.sonuçta korktukları gibi hiç bir şeyin olmadığı ortada...Siyasi parti olarak CHP bunu sürekli yapıyor ve toplumun gerilmesine sebep oluyor.yaptıkca da eriyor..TBMM bakıyorum hiç 50 yaşın aıtında Millet vekili yok.hem sosyal demokrat bir partinin özgürlükten yana olması gerekmez mi....? Hepimiz görüyoruz bu tutumu sayesinde her seçim dönemi erimekte..Fakat her zaman başarıdan söz etmektedirler..yazınız için size teşekkür eder başarılar dilerim. (Em.öğretmen-Taraklı)
İzzettin Kömürcü
7.03.2008 / 19:53:11
SAYIN YAZAR;
DERVİŞİN FİKRİ NE İSE ZİKRİDE ODUR...HERKES KENDİ AKLINDAN GEÇİRDİKLERİNİ KARŞISINDAKİNİNDE AKLINDAN GEÇMESİNİ İSTER...İYİLİK EDEN İYİLİK BULMASADA KÖTÜLÜK EDEN KÖTÜLÜK BULUR...MESELE TÜRBAN DEĞİLDİR...HENÜZ DİLLENDİRİLMEYE CESARET EDİLMEYEN DÜŞÜNCELERİN ALT YAPISIDIR....BU DÜŞÜNCELERLE SEVGİLİ MUSTAFA KARDEŞİME "BURALARDADA MI KARŞILAŞACAKTIK "DİYEREK EŞİNE VE ÇOCUKLARINA SELAMLARIMI GÖNDERİYORUM..FAKAT DEVLET KAPILARINDAN İÇERİ GİRDİĞİNDE BİR TAKIM KURALLAR VARDIR..EĞER BU KURALLARI UYGULAYIPTA BUNA RAĞMEN HAKSIZLIĞA UĞRADINSA NASIL OLURDA HAKKINI ARAMADIN ŞAŞIRDIM...SÖZÜ FAZLA UZATMADAN ŞUNU DEMEK İSTERİM ...ÜNİVERSİTELERDE BAŞÖRTÜSÜ SERBEST EDİLDİDE SORUN BİTTİMİ PEKİ? VATAN SEVDALILARI MEMNUN MU ACABA? SELAM VE SAYGILARIMLA...
kenan
8.03.2008 / 00:35:13
sayın İzzettin bey, evrensel hukuk denen bir şey var. alt fikir üst fikir bunların nedemek olduğunu anlamıyorum. türbanını çıkaran insanın fikrinin de kaybolacağını zannetmiyorum. Bırakında insanlar kendi haline yaşasınlar. o kızları sıkan örtü değil, "örtüye kafayı takanlar" sıkıyor. benim kızım falnda yok. ama yazıktır, bu çağda bu tartışmalar dünyada kömedi filmlerinin izlenmesine engel olmuş haberiniz olsun... saygılar...
önder ökten
8.03.2008 / 14:06:51
sevgili kardesim inci yazilarini cok ciddi bir sekilde takip ediyorum ve cok ta basarili yaziliar yazdigini söylemek istiyorum basörtüsü konusunda gercekten yazdiklarinda haklisin birakin insanlar basi acik veya kapali girsinler üniversitelere ne olur canim bir sey bozulur laiklik mi elden gider alakasi yok sakin ha ey gercek ten akli selim olan insanlar böyle tahriklere kapilmayin basörtüsü diye bir problem müslüman bir ülkede olamaz ve olamiyacak,ey insanlar sizler gidin de o seytana tapipta birbirlerinin kanini icen satanistlerle ugrasin yoksa her sey icin cok gec olacak kadir celik objektif yapimcisi bu konuyu gündeme tasidi ve bakin ne gibi tehlikeler bekliyor müslüman türk halkini siz onlari düsünün türkiyede kapalinin acikla acik olaninda kapali olanla hic bir derdi yok birakin insanlari nasil giderse gitsinler okula saygilarimla
ismail dağ
8.03.2008 / 20:16:09
Dünya üzerinde inananlar ve inanmayanlar olduğu müddetçe bu mücadele karşılıklı olarak sürecektir.Bunu azıcık tarih okuyan her kişi bilebilir.
Ancak mücadele tamamen sona ermese bile kafalar aklı selime doğru meylederse birazcık olsun sıkıntısız yaşam belki sağlanabilir.Fakat bu tarih boyunca hiç mümkün olmamıştır.Ancak çok adil bir yönetim yönettiklerini üstünlük esasına göre değil hak esası üzerine yönetmeyi düşünür ve teba da buna destek verirse bir ihtimal.