Küçük Havuzlar Kuruyacak
Değerli dostlar,
Biz mi yanlış düşünüyoruz, onlar mı işi bilmiyorlar. Bir ülkede zengin sayısı çoğaldıkça fakir olanların sayısı artar. Nasıl mı? Ülkemizde bulunan meblağ (para) ne kadar olduğu belli değil mi? Eğer bu parayı tabana yayarsanız toplumun refah seviyesi yükselir. Eğer siz ülkenizde dolaşan paranın çoğunu üç beş kişide toplarsanız, çoğu insan açlık ve sefalete düşer. Yapılan yardımlarla da bu durumu düzeltemezsiniz. Zenginin havuzunda olan parayı da ülkenin nüfus sayısına bölerek bunu ispatlayamazsınız. En büyük hata kanımca bura da. Hiçbir yetkili çıkıp ta, ya ne diyorsunuz siz, diye soramıyorlar. Bu nasıl hesap, bu nasıl bir işlem ve nasıl bir iştir beyler. Halkın % 90 nının geliri hiç değişmiyor. Birileri vergi rekortmeni, birileri milyarder Allah aşkına bana ne bunlardan. El âlemin parasından pulundan bize ne kardeşim. Bizler emeğimizin karşılığı olan para ile bu ülkede rahat nefes almak istiyoruz. Çocuklarımızın okul masraflarını rahat karşılayabilsek iyi olmaz mı? Bizler evlatlarımızı bu vatana hizmet için eğitmiyor muyuz? Yarınlarımız nasıl olacak kuşkusuyla ömür tüketirken nasıl huzur ve mutluluk içinde yaşayalım ki. Bizlere bu durumu gelin sorun, sizlerle açık seçik paylaşalım. Ya da bizim maaşlarımızla gelin sizler bir ay yaşayın. Kira verin, çocuk okutun. Lafla peynir gemisi yürütmeyelim. Simit hesaplarını hatırlayalım isterseniz. Beş kişilik bir aile, günde üç öğün çay ile simit yese, bunun hesabını beraber yapalım. Boş verin kişi başına düşen 7000 doları. Kime düşmüş? Ne zaman? Nerede? Gelelim şu simit hesabına, hani bir zamanlar yapılıyordu ya bakalım birde biz yapalım, ne çıkacak. 5 kişilik bir aile bir öğünde beş simit yese, üç öğünde 15 simit eder. Her öğün 5 çay içilse 15 çay eder. Eee, bakalım şimdi, 15+15=30 çay ve simit eder. Fiyatı da aynı, yani tanesi 500 lira (50 ykrş.) ne yapar hesap edelim. 30X500.000= 15 milyon lira. Eski hesaba göre. Şimdi bunu bir ay olarak hesap edelim. 30X15=450 milyon lira. Asgari ücret 450 milyon lira. Değerli dostlar. Kelime oyunlarına gelmeyelim. Biz hayatın içindeyiz. Lütfen bizim hesaplarımızı doğru yapın, bizi sözlerle aldatmaya kalkışmayın. Bu durum Ülkenin geleceği bakımından pekiyi olmaz. Yazımın başında bir şey söylemiştim. Sular büyük havuzlara taşınıyor. Elimizdeki olan havuzcuğunda suyu çekilebilir. Halkımızın %90 nı nın mutluluğunu istiyorsanız. Zenginlerimiz elinde bulundurduğu sermayeyi çalıştırdığı işçisine memuruna doktoruna vs. yani hizmet gören insanına biraz daha bonkör davransın, kendi havuzlarını da çoğaltırken başkaların kovalarını boşaltmaya kalkmasınlar. Bizlerinde yabancılar gibi başka ülkeleri gezmek hakkımız yok mu? Sadece turist mi karşılayacağız davulla zurnayla. Bizi karşılayanlar olmayacak mı hiç? Kendi ülkemizi bile gezemiyoruz. Özgürlük lafla olmuyor. Ne kadar paran varsa o kadar özgürsün bu ülkede. Canlı kalmak yaşamak anlamına gelmedi ği gibi. Benim 30 yılı aşkın hizmetim var ülkeme. Hiçbir kötü alışkanlığım yok. Ev edindim Dedemin yardımıyla, araba edindim yine aynı. Peki ya dedesi olmayanlar ne yapsın?
azkalsın unutuyordum; milyarder sayımız son 6 yılda 7 den 33 ulaşmış...
Kalın sağlıcakla…
#