Geri

Taraklı'da Korku Trizmi

İnsanlar Taraklı göklerinde dolunay gördüğünde; ulayan köpek seslerinde- “Kurt Adam”ın sesini duyduklarını sanacaklar neredeyse!
Faruk Serkan YILMAZ Faruk Serkan YILMAZ
Yayın: Güncelleme:

Karanlıkta bir adam… 50-60 yaşında; Azrail’e tavında!

 

İlk kez korkarak yürüyor bu yolda; yalnız değil aslında. O’na eşlik eden rüzgar, rüzgarın ıslığı ve baykuşun sırrı…

 

Takip edildiğini anlayan yaşlı adam durdu gayri ihtiyari; durdu baykuşun kanat sesleri! Uzun uzun bakıştılar sessiz. Adam korktu çaresiz… Korkusuna da, yoluna da devam etmeye başladı adam sonra. Bu kez O durmadan baykuş durdu. Adam da durdu. Rüzgar sustu; adamın kalbi susmadı! Yüreğinden gelen bu “küt küt!” sesleri, adamı daha da korkuttu. Baykuş bu; uğursuzluktu!..

 

Üç genç kız mezarlık ziyaretindeydiler… Başlarına geleceklerden habersizdiler!.. Aslında önceleri onları korkutabilecek hiçbir unsur yoktu Taraklı Mezarlığı’nda. Ancak daha sonra; 50 metre uzaktaki meçhul bir mezarda, -o meşhur “yeşil ışık” yandığında- tarifsiz bir korku belirdi körpe suratlarında. Öylesine tarifsizdi ki korkuları; “yeşil ışık” sönene kadar sapma yapmadı kayıtları! Bu kızlardan hangisinin aklına geldi olayı görüntülemek, bilmiyorum ama; sonuçta “yeşil ışık” büyük yankı buldu ulusal medyada. Sanki mezarlık ulusal medya için “yeşil ışık” yakmıştı. Lakin ulusal internet haber sitelerinde bile “yeşil ışık” destansı bir şöhret yakalamıştı! Olayın aslı-astarı anlaşılmadı.

 

“Yakın tarih” diye nitelendirebileceğim -dili- bir geçmiş zamanda, -yine Taraklı’da- “korku”ya dair bir anım da benim var aslında. Şaban Ağabeyin evinin -esrarengiz- bir şekilde defalarca yanmasına, önceleri ben de inanmıyordum aklımca! Fakat söz konusu şahsın, ailesiyle birlikte yerleştirildiği üçüncü evinin de gözlerimin önünde yanmasından sonra; ben de inanmaya başladım -nefesi güçlü- hocalara. Harbiden de, biz alev alan yorganı söndürmeye çalışırken, öbür yanda yastıklar tutuşuyordu kendiliğinden! Hoca’nın demesine göre, evi cinler yakıyormuş; günahları alınan çocuklar, meğer suçsuzmuş…

 

Korku filmlerindeki sahnelerde, yüzlere verilen efektlerle korkunçlaşan simalar yerine; efektsiz bir şekilde, dehşete düşüren Taraklı semalarını izlemek daha da ürkütücü olur herhalde. Öyle ki, daha bir hafta önce “TaraklıAjans Internet Gazetesi”nden ulusal medyaya sıçrayan haberin bende bıraktığı intiba bu yönde. Fotoğrafta, düğümlenip karmakarışık olmuş ipvari bir ışık kümesi gökyüzünde!.. Ve her ayrı karede, ışık şekil değiştirmekte…

 

Nihayetinde!..

 

İnsanlar Taraklı göklerinde dolunay gördüğünde; -ulayan köpek seslerinde- “Kurt Adam”ın sesini duyduklarını sanacaklar neredeyse!

 

Aslında şaşırmamak lazım; insanın sahiplenmediği yere “başka şeyler” sahip çıkar! Hep dinlemişimdir zaten definecilerden; en büyük servetin sahibi cinler ve perilermiş. Taraklı da birçok defineye evsahipliği yaptığından, buranın da metafiziki varlıklar tarafından kuşatılması işten bile değilmiş! Taraklı’nın o terkedilmiş evleri; daha doğrusu terk edilmek zorunda kalan evleri bunca yıldır boş mu duracaklarmış! O evleri -birileri- bunca yıldır sahiplenmeyecekler miymiş? Tabiat boşluk kabul etmezmiş!

 

Olayları abarttığımı(zı) düşünmenizi istemem. Aslında abartan ben değilim. Ben sadece ulusal medya ve Taraklı arasındaki bu anlamsız ilişkiyi fotoğraflamak istedim. Benim gazetecilikte kullandığım fotoğraf makinem, olayları görüntülemeye çalışan cümlelerimdir. İnanın cümleleyerek çekmiş olduğum bu fotoğrafta hiçbir oynama yapmadım. Her şeyi en doğal haliyle yansıtmaya çalıştım sizlere. Gelip siz de bakarsanız Taraklı’daki terk edilmiş evlere; gerek duymazsınız korku filmlerine!..

 

Hâl böyle olunca da, Taraklı’da “Korku Filmleri” çekmeye ya da Taraklı’da “Korku Turizmi”ni canlandırmaya dair bir öneri sunmak geldi aklıma! Bence gerçekten de Taraklı’da “Kültür ve Tarih Turizmi” sayfası kapatılıp; yerine tertemiz bir “Korku Turizmi” sayfası açmalıyız. Ve bunu yapabilecek kadar kalabalığız!

 

Bir de bu kadar kalabalık olmamıza rağmen, Taraklı’nın az bir nüfusa sahip olduğunu düşünen siyasilerimiz yanılıyorlar ve bu sebepten Taraklı’ya az bir ödenek ayırıyorlar. Lakin Taraklı’ya geldiklerinde, gördüklerinin haricinde “başka şeylerin” de olduğunu anlayacaklar! Gelmeseler bile; -ben nasıl olsa uyarmak adına- bütün cinlerimizi saldım siyasilerin rüyalarına. Artık Onlar da yenilecek korkularına…

 

Haydi maceraperestler,  Taraklı’ya!..

 

 

#

Yorumunuzu Ekleyin

Adı-Soyad
E-Posta
Yorum
İşlemin Sonucu
  • Yorumlar T.C. Yasalarına aykırı olamaz.
  • Hakaret içeren yorumlar, yayınlanmasa bile yasal mercilere iletilebilir
  • KVKK Kapsamında, bilgileriniz, yasal merciler hariç kimseyle paylaşılmaz.
  • Formda doldurduğunuz bilgiler ve IP adresiniz sisteme kaydedilir.
  • Yorumunuz onaylanıp yayınlandığında, sadece yorum, isim ve yorum tarih saati gösterilir.
Yorum Ekle

Yorumlar

M.Hamdullah ERGİN
15.07.2008 / 10:52:26
Selamünaleyküm.Faruk Bey,İnternet sitenizde ve gazetedeki yazınızı okudum.Eğer bu insanlar hala sıkıntı içinde iseler bizimle irtibata geçerseniz memnun kalırım.Aslında bu iş bizim ilgi ve tedavi alanımızın içinde olan bir durum.Vatandaşlarımızdan da biz bu yardımı esirgemeyiz.Şimdiye kadar bir kişiye musallat olmuş 20-25 kadarıyla uğraştım.Amma sizin yazdığınız kadarını görmedim.Benim için onlarla uğraşmak zevk olacaktır.İnşaallah.El mi yaman,Bey mi yaman? Görsünler.Sizin üç harfliler.Saygılar.
İzzettin KÖMÜRCÜ
15.07.2008 / 21:29:17
Serkan, Ne yaptın yine Allah aşkına..Cin, peri,korku filmi falan...Adam bu yazıyı okurkan korkuyor zaten...Birazda iyi şeylerden bash edin lütfen...bırakın mezarlıktaki ışıkları gökteki dolunay'ı falan..genç adamsınız...Aşkı kim icat etti bunları yaz.E ğer bu tip yazılarla karşılaşacak olursam ben girmem beşinci mevsim köşesine falan..Kaçar giderim.açıkçası :))))
Ufuk ŞEN
16.07.2008 / 10:02:30
üstadım bir şirinin dizesinde; "lambada titreyen alev üşüyor" demiş. Ve bu edebiyatımızda son yüzyılın en kuvvetli benzetmesi olarak geçmekte. düşünsenize hem alev hem üşümek iki tezat duygu çok uyumlu bir benzetme doğurmuş. İşte Faruk Serkanda beşinci mevsimden hiç beklenmyen bir konuyu tam isabet bütünleştirerek köşesine taşımış. Ve son paragrafla göbeği kesilen bir yazı yazmış tebrikler
nagihan
16.07.2008 / 11:13:05
İzettin abide korkmuş olacak ki kaçıp gidiyor :) işin şakası bir yana ben okurken çok eğelendim bayağı güldüm. Aslında bu tarz şeyler batıl inançların yarattığı şeyler...Eski belediye ekmek fırının karşısında bir han vardı adı aklıma gelmedi :? hatta geçenlerde restore edileceği hakkında bir haber okumuştum sitede işte orası korku filmi için en ideal mekan :) Sevgiyle kalın...
M.Hamdullah ERGİN
16.07.2008 / 22:59:44
nagihan.Bazı meseleler vardır.Onlar batıl inanç olabilir.Burada üç harflilerden bahsediliyor yani "CİN"lerden.Bu konu ise batıl inanç degil.Bilakis ALLAH (C.C.)Kur'anı Kerimde bahsetmiş olduğu ve özelliklede "CİNN SURESİ" adı altında sure vardır.Aynı zamanda ALLAHÜ TEALA Hz.KUR'ANI KERİMDE(Vema halektül Cinne vel İnse İlla liya'budun.)Manası:Ben ALLAHÜ Azimüşşan Cinleri ve İnsanları bana ibadet etsinler için yarattım.Diyor.Bazı kişilerde bunu basit bir olaymış gibi geçiştirmeğe çalışıp batıl inanç diyor.Bu tür hadiseler vardır ve gerçektir.Bir gün başına musallat olurlarsa görürsün var mı? Yokmu? Batıl mı? Gerçek mi?Köşeye sıkışırsan bizler burada hazır kıta bekliyoruz.Saygılar.
Mavi ÇINAR
17.07.2008 / 00:44:42
afilli ironi olmuş fotoğrafının noktalama işaretlerine bayıldım: )hafta sonu ordayım makinamla;perilerinize söyleyin mavi giymeselerde olur, siyah beyaz korkularınızı çekmeye geliyorum: )
nagihan
17.07.2008 / 18:01:20
Sayın M. Hamdullah ERGİN Bey! Öncelikle bu yazımı size karşı bir saygızılık cevabı diye düşünmeyin. Sadece 5 satır süren ilk yorumumda ben 'CİN' diye bir sözcük kullanmadım ve ''onlar yokturlar aslında bunların hepsi batıl inanç'' demedim. Baykuşun uğursuzluğuna zaten değinmiş faruk serkan köpek ulumasındada hangi mahallede uluyorsa o mahalleden cenaze çıkarmış falandı filandı ben bunlara dedim batıl inançlar diye. Siz yorumumu yanlış yorumlamışsınız malesef. CİNler vardır inkar edilemez dediğiniz gibi Kuran-ı Kerimde açık ayetler ile belirtilmiştir. Bunu yalanlamak kimin haddine ki siz beni direk bunu basitleştirmeye çalışan gurubun içerisine sözleriniz ile sokuverdiniz. Ben Allah yolunda kalbimi temiz tuttuktan sonra bana hiçbir şey yaklaşamaz ve yine bilirim ki Allahü Teala insan oğlunu cinlerden üstün kılmıştır. Allah beni onlardan üstün yarattıysa bırakında ben onlardan değil onlar benden korksunda bana musallat olmasınlar. İnsan tek kurşunla onlar bir ayetle ölür...
kamil uzun
17.07.2008 / 23:29:28
Nagihan kardeş hiç asabını bozma. Hamdullah bey kendisi bahsetmiş üç harfliler diye. kendi yazdığını eleştirmiş. Yazıya yapılan ilk yorum Hamdullah Bey'in bir oku istersen.
nagihan..
18.07.2008 / 08:57:53
Kamil bey bende onu anlatmaya çalışıyorum zaten :) faruk serkan sendende yazmış olduğun yazının altında böyle asap bozucu yoruma verdiğim cevabın aslında burdada durmaması gerektiğini bildiğim için özür diliyorum. Sevgiyle kal...
M.Hamdullah ERGİN
18.07.2008 / 16:21:42
Yorumun asab bozucu neresi var.Öyle yaptınız ki Mavi Hanımın dikkatini bile çekti.Resim çekmeğe gelecek.Hem de Siyah-Beyaz,Sayın Kömürcü'de kaçıp gidecek.Hemen aklıma şöyle bir mesele geliyor;Taraklıda YALAZA muhabbeti meşhurdur.Sakın ola ki YALAZA muhabbeti yapmış olmayasınız.İnsanların dikkatini çekmek için.Herkese Saygılar.
M.Hamdullah ERGİN
18.07.2008 / 17:21:25
Nagihan Hanım,Ben orada Faruk beyin yazısından dolayı eğer gerçekse yardımcı olmak babında yorum yaptım.Buradaki anlatılan mevzuda görünmeyen alemden bu konu tahfife alınmaz.Yok eğer evlerimiz boşaldı.Oturacak kimse yok.Boş kalınca da birileri sahiplenir Bu görünürde olur görünmezde diyorsak o zaman başka.Amma YALAZA muhabbeti ise dahada başka.Mesela bazı insanlar bir mesele duyunca kendi başına gelmemesi için,kulağına tutup tahtaya veya duvara vurur.Bu batıl inançtır.Benim anlatmak istediğim Nagihan Hanımın;"Aslında bu tarz şeyler batıl inançların yarattığı şeyler."cümlesindeki tahfife alıp batıl saymadan dolayı idi.Bizim anlatmamız yanlış anlaşıldı.Önce,ne yorum yaptığınıza bakın.Andan sonra konuşun veya yazın.Belki konuşma inkar edilebilir amma yazı asla inkar edilemez.Eğer biri veya birileri sizin adınızı kullanarak söylememiş veya yazmamış ise.Kalın Sağlıcakla.Saygılar.
özcan küçükçınar
20.07.2008 / 03:09:19
serkan ortalığı karıştırdın bazı değerlere inananlar ve inanmayanlar ben inananlardınım inanmayanlar bazı olayları yerinde yaşaması lazım bu işler yorumla olmaz bizzat yaşanması lazım ama istediğinde yaşanmaz tabi bahsettiğin şaban arkadaşımızın olayını biz bizzat yaşadık son kelimen maceraperestler taraklıya onlarıda biraz haklı kılıyor ama ama yaşanan gerçekler var unutmayalım genede bu yazdıkların taraklıya çok da iyi tanıtıyor denemez bence tabi yoruma açık gene de macera perestler taraklıya gelsin biz misafir perverizdir
Faruk Serkan
20.07.2008 / 23:59:53
ya durun bi! benim yüzümden kimse düşmesin birbirine.. vardır veya yoktur. ki bütün taraflar da belli bi varlıktan bahsediyo zaten. ben bu yazımda sadece bir söyleyişin uzunca bir açılımını yaptım (in cin top oynuyor). anlatmak istediğim Taraklı'nın terkedilmişliği ve kendi kaderine bırakılmışlığı idi. yoksa ben de görmedim ini cini! ben şuan herkesin iyi niyetli olduğunu düşünüyorum ve bu halimize üzülüyorum.. Ayrıca benim öyle Taraklının tanıtımını falan yapma gibi bir ereğim olmadığı gibi, Taraklı yı yerme gibi bir niyetim de yok! ve yine ayrıca ben yalaza da yapmadım. bu -fotomantajı olmayan- bir fotoğraf. ve bu fotoğrafı istediği gibi yorumlama özgürlüğüne sahip herkes. şahsım kimseden özür beklemez..
nagihan
21.07.2008 / 11:16:39
Konuyu daha fazla uzatmak için değil ne yazdığımı bildiğim için size cevap verdim başında. Ama anladığım kadarıyla siz yardımcı olmak adına kendinize iş çıkarmaya bakıyorsunuz. O halde kolay gelsin size...
M.Hamdullah ERGİN
22.07.2008 / 08:10:00
Hanımlar ve Beyler işimiz sohbet muhabbet kızmak ve darılmak olmaz.Onu söyleme bunu söyleme onu okuma bunu okuma ne yapacağız.bizim işimiz başımızdan aşkın Faruk beyin neden öyle yazdığınıda anlamadık değiliz.1957 den beri okuyup,Fakülte üstüne Fakülte bitirmeğe çalışıyorsak bu bizim Hobimiz.Sürçi Lisan eylemişsek affola.Ne kadar da olayı ciddiye aldınız.Amma biri gölet yapmazsa öteki nasıl balıkçılk yapacak.Biri balık yetiştirmezse ızgara çeşitleriyle kim gelecek yerli yabancı turiste hizmet verecek öyle değilmi?Taraklı 100 yıl evvelinde Kocaeli Sancak Beyliğine bağlı bir ilçe iken nahiye'ye çevrilip Geyve'ye bağlanmıştı nede olsa bize bağlı ufak bir yersiniz.Özal olmasaydı ilçe bile olamayacaktınız.'. Bayezid'in Mısır Seferine gittiği yolu tercih eden yok artık.Ne olacaksa o kadar olur boşuna yırtınmak nafile.Kalın Sağlıcakla.Saygılar.
kamil uzun
22.07.2008 / 15:58:05
kelimenin tek anlamıyla kınanacak yzaılar yazmışsınız. Burada yumurta mı tavuktan çıktı, tavuk mu yumurtadan çıktı tartışması yapmayacağız.Ama ne varki bir yer, bir belde bu kadar küçük düşürülmez. Siz önce üniversiteler okudum derken kendinizdeki şu megolamanlığı bir üzerinizden atın önce. Bakın Taraklı turizm iyle tanınıyor. Geyve ise her gün bir cinayetiyle, kavgasıyla ekranlarda
nagihan
23.07.2008 / 10:39:43
Konudan konuya atlama kabiliyetinize şaştım kaldım doğrusu hamdullah bey. O kadar yıldan beri fakülte üstüne fakülte bitirmişsiniz ama ne yazıkki öğrendikleriniz ezbercilikten öte geçmemiş!!! Keşke Taraklı da yaşamanın güzelliğini, bu eşsiz doğayı,yaylalarının yeşilini, dağdan taştan fışkıran suyun pınar serinliğini tadıp oralı olmanın zevkini tadabilseydiniz...Hoşçakalın.
Nilüfer Hedef Arsever
24.07.2008 / 12:01:49
M.Hamdullah Ergin beye; Hamdullah bey, size 1957 den beri fakülte üstüne fakülte bitirdiğinizi soran oldu mu ? hobinmiz mobiniz bu bizi de kimseyi de ilgilendirmez!! 1.si: Fakülte okuyan insan alçak gönüllü olacak, bilen veya bilmeyen insanlara yol gösterici olacak, önce buna göre yazı yazın, 2.cisi sadece siz üniversite okuyup bitirmiyorsunuz!!!! okumuş, bilgili ve kültürlü insan bu şekilde ve özellikle ; " Özal olmasaydı ilçe bile olamayacaktınız, ne olacaksa o kadar olur boşuna yırtınmak nafile" dememesi gerekir, ne biçim sözler bunlar, bir de sözünüzün başında hanımlar!! beyler!!! işimiz sohbet muhabbet kızmak ve darılmak değil gibi sözler yazmışsınız, o zaman yazınızın sonunda da haraket etmemeniz gerekiyor, TARAKLI VE GEYVE BİRBİRİNE ÇOK YAKIN , NEDEN BU ŞEKİLDE YAZILAR YAZIYORSUNUZ, doğunun insanı birbiri için canını veriyor, HEM DE AYNI MEMLEKETLİ OLMASA BİLE, ADI DOĞULU YA...Yine de saygılar...
M.Hamdullah ERGİN
24.07.2008 / 13:07:16
hanımlar ve Beyler.Eğer böyle olmasaydı bu kadar okuyan ve yorum yapan olmazdı.Sağlıklı ve Esenlik dolu günler.Kalın sağlıcakla.
İzzettin KÖMÜRCÜ
31.07.2008 / 08:14:12
Nülifer Kardeşim; Ben Hamdullah Ergin Kardeşimi çok iyi anlıyorum....!!!! Herkesin her yazdığı makbul olsa ortalık yazardan geçilmez.Uslubuna gelince arkadaşımıza yakışan uslupta budur..İnsanlara hakareti marifet saymak ne derece doğru takdir okuyucunundur.Ammaaaa Hamdullah beyin TARAKLI AJANS haber sitesini ilgi ile takip etmesi bir Taraklılı olarak beni çok mutlu etmektedir.Kendisinin görev yaptığı siteye bakıyorumda hep Taraklılı hemşerilerimiz orada buda Taraklılı olarak ayrı bir gurur ve keyif vermekte..Hamdullah Ergin arkadaşlarımızın yazdıklarına bakınca şahsen benim vaktimi aldı..Çok uzun ve boşşş..ama tek kelime ile yorumlayabilirim "YAZIK"

GENEL BİLGİLER

Taraklı

Taraklı

Taraklı Nerede, Taraklı'nın tarihi ve coğrafi özellikleri
Taraklı Otobüs Saatleri

Taraklı Otobüs Saatleri

Ağustos 2023 Güncel Taraklı - Sakarya Otobüs Kalkış Saatleri, Taraklı Otobüs Saatler 2021, Taraklı Otobüs Tarifesi, Taraklı Sakarya ilk otobüs ne zaman? Taraklı - Sakarya Son Otobüs Ne zaman? Sakarya Taraklı İlk Otobüs Ne Zaman, Sakarya Taraklı Otobüs Saatleri, Taraklı Koop Otobüs Saatleri
Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'ya geldiğinizde gezilecek yerler neresidir? Taraklı'nın en popüler gezilecek yerleri yazımızda.
Taraklı Termal Turizmi

Taraklı Termal Turizmi

Taraklı'da termal turizmi, Türkiye'deki belli başlı noktalardan biri haline gelmiştir.