Necdet Güngörsün (Özel)
Telgrafın tellerine kuşlar konamıyor artık. Telefon telleri de nostalji olma yolunda. Yakın zamana kadar en prestijli iletişim araçları iken, yerlerini araç telefonlarına, cep telefonlarına, uydu telefonlarına bıraktılar. Yetmedi, internet, Messenger, web cam kullanımı aldı başını gider.
Tüm bu gelişmelere rağmen yerel basın yerli yerinde işlevine devam ediyor. Toplumunun gözü kulağı olmayı, keder ve sevincine ortak olmayı sürdürüyor.
Teknolojik gelişmelerden ve baskı tekniklerinden nasibini almış, web siteleri kurmuş, iletişim ağını genişletmiş olsa da adı "yerel basın"dır. Yerinde ağırdır, dışarıda esamisi okunmaz.
Dilimiz bunları söylüyor ama. Doğruyu söylemek gerekirse eline su dökülmedi hiç Sevgili Necdet Abi…
Sözü buraya getirmek istedim açıkçası.Ama beceremiyorum işte…. Olmuyor..”yerel basın” sensiz olmuyor.
Aradan geçen bir yıllık zaman içerisinde bunu gördük.
Ne “Namuslu insanlarda namussuzlar kadar cesur olmalı” diyen var, ne de “Kutup ayıları ve yalakalar” diye yazan var. Herkes “Durmak Yok Yola Devam” diyor sevgili Necdet Abi.
Hani öbür dünyadan bize ne var ne yok" diye soracak olursan aklıma Nasrettin Hoca’nın komşularına, kendisini o dünyaya gidecek kadar döven ve öldü diye bırakan eşkıyadan, "fincancı katırları" diye söz ederek "ürkütmeseniz iyi olur" diye ders çıkaran sözü geliyor. Yani günümüzde, etliye-sütlüye karışmazsan, büyüklere-güçlülere-egemenlere sataşmazsan, dünyanın nasıl döndüğünü değil de içinde dönenleri merak etmezsen vereceğimiz cevap “İşler iyi, yolumuz açık, şansımız yaver gidiyor” diyebilirim. Şehrimizde birçok gazete kuruldu. Bu gazeteler toplumu bilinçlendirme ve haberdar etme görevini üstlenmiş, genellikle yöresel adları kullanan çok sayıda mahalli gazete-yerel basın organı olduğunu söyleyebilirim. Hepsi abone kaydettiler, promosyon yoluyla alıcı (okuyucu değil) buldular, hatta ücretsiz gazete dağıttılar… Taraklı’ dan söz ediyorum Necdet Abi… Sorardın ya hep “Taraklı’ da ne var ne yok” diye. İnan bak komşum, arkadaşım, esnafım “POLİTİKA YOKUŞU” tiryakisi olmuştu hep. Okuyucularımız bile alışamadılar senin yokluğuna.
Sevgili Necdet Abi;
Rahat uyu,
YENİGÜN her gün büyümeye devam ediyor, tirajını arttırıyor, etki alanını genişletiyor, yeni okuyucular kazanıyor.
Bana sakın “Ne var ne yok İzzettin” diye sorma. Cevaplayamıyorum. Gözlerim doluyor, yüreğim burkuluyor. Methiyeler dizmek istiyorum ama dizemiyorum..
Sakın bu dünyaya gelmeye niyetlenme İnşallah mekânın cennettir. Bu dünyada hakikaten çok çektin. Takdir-i mekânda rahat etmen için tüm sevenlerin duacı.
Ölümünün birinci yılında seni rahmet ve şükranla anıyoruz. Ah vah etmenin bir faydası var mı? Yok.
Geride bıraktıklarına aydınlık günler diliyorum.
Yaşamak direnmektir, direnmekten başka yapacağımız bir şey yok.
Kalın sağlıcakla…
#