Emrah Neden Kötüydü?

Ligin ikinci yarısı, ilk yarıya oranla daha zor geçecek... Sakaryaspor ve Sakaryaspor Yönetimi, kesinlikle basında çıkan haberlere kulak asıp da, ligin ikinci yarısındaki 17 haftalık periyodu hafife almamalı...

Gazetelerde ve internet sitelerinde birçok haber okuyorum. Okuduğum haberlere bakarsak, Adanaspor dağılmış, lige çıkması bile zor. Diyarbakırspor ise borç batağında... Takımı toparlayacak gücü kalmamış. Hatta puanlarının bile silineceği söyleniyor. Diğer bir başka takım Malatyaspor. Adamların iki yakası biraraya gelmiyor. Futbolcuları gitmiş, kulüp dağılma aşamasına gelmiş. Meselenin bir de İstanbul ayağına baktığımızda, Kartalspor evlere şenlik... Takım sahaya çıkmayacak durumda. Hatta geçtiğimiz hafta oynanan bayanlar futbol maçına bile çıkmayacakları söyleniyordu...

Aslında bunların hepsi balon... Adanaspor hiç de denildiği kadar kötü bir görüntüde değil. Diyarbakırspor ise, patır patır transfer yapıyor ve paralar ödeniyor. Aslanlar gibi idmanlarını ve kampını yapıyor... Malatyaspor bile bakın kaç tane futbolcu aldı? Kartalspor ise satıldı. Fenerbahçe Yönetimi aldı. Bundan sonra korkulur. Yani benim demek istediğim şu...

Biz bu tür asparagas haberlere bakıp, nasıl olsa rakiplerimiz kötü rehavetine kapılırsak, boyumuzun ölçüsünü alırız. Bunun için kesinlikle bu tür haberler bizi rehavete sokmamalı ve daha da hırslandırmalı. Çünkü bizim 17 maçlık periyotta kesinlikle puan kaybetmeye tahammülümüz yok...

Elalemin üç keçisi-beş koyununun olması bizim meselemiz değil. Biz kendi meselemize bakacağız ve 21 Ocak Çarşamba günü sahamızda yapacağımız Gaziantep Büyükşehir Belediyesi maçını kazanarak hem rövanşı almalıyız, hem de ligin ikinci yarısına galibiyetle başlamalıyız. İnanın Antep, Diyarbakır ve Adanaspor maçlarından alacağımız 7 puan, bizi kendimize getirecek ve rakipler abandone olacaktır... İşte o zaman lige ağırlığımızı koymuş, rakiplerin karşımıza rahat çıkmalarını engellemiş olacağız.

Yapılan transferler, öyle sıradan transferler değil... İsimler iyi. Özellikle kalede Atilla, Emrah, Erol ve Cüneyt gibi isimler iyi.

Özellikle Emrah konusunda yapılan eleştirilere katılmıyorum... Çünkü bir kaleci 40 yaşına kadar görev yapar. Bir kalecinin kaleci olabilmesi için, 25 yaşın üstünde olmalı. Bugün Emrah'ın 25 yaşı bana göre eleştiri nedeni olmamalı. Ağırdı diyebilirsiniz, zamanlama hatası yapabiliyor diyebilirsiniz, toplara çıkarken pozisyon hatası yapıyor diyebilirsiniz, ama kalkıp da yaşı 25 derseniz bunda art niyet ararım... Atilla zaten bildik bir isim. Kalitesi ortada... Erol da şehrimizin insanı. Kendisini sadece ben değil, Engin Hoca da çok iyi tanıyor. Cüneyt ise, genç bir isim. İstikbal vadediyor. Diyeceğim bu kaleciler kesinlikle korunmalı...

Savunma ve orta saha da çok iyi oldu. Forvet de ilk yarıya oranla daha dikkat çekici oldu. Ama bir tek eksiğimiz var...

O da alınan futbolcuların, Belek kampındaki özel maçlarda oynatılmaması, umarım Antep maçında uyum sorunu yaşamayız. Çünkü ilk yarıda başımıza ne geldiyse, uyum ve takım olamama yüzünden geldi...