Milletvekili Çelik Nerede Yaşıyor?
Sezai MATUR
AKP Sakarya Milletvekili Hasan Ali Çelik dün garip bir açıklama yapmış…
Sakarya olası bir depreme hazırmış…
Orta hasarlılarla ilgili sorun çözülmek üzereymiş…
Ağır hasarlı bina kalmamış…
Afet kurtarma ekipleri ile en az can kaybıyla olası afetler atlatılabilirmiş…
Sanırım Milletvekili Çelik, Sakarya'dan habersiz…
Sakarya'da halen 2 bin 300 orta hasarlı onarılmadan duruyor…
Sakarya'da 30'a yakın 17 Ağustos depremini görmüş çok katlı okul binası deprem güvenliği testini geçirmeden kullanılıyor…
Sakarya'da 17 Ağustos depremini görmüş 23 bin bina, deprem testine tabi tutulmadan yeni bir depremi bekliyor…
850 bin nüfuslu Sakarya'da sadece 100 kişilik bir arama kurtarma ekibi var…
Ve Sakarya'nın milletvekili Hasan Ali Çelik çıkıp, Sakarya'nın depreme hazır olduğunu söylüyor…
Bu nasıl bir hazırlık?
Milletvekili Çelik farkında değil ama Allah göstermesin bir deprem olsa tüm şehir yerle bir olacak.
Çelik'i milletvekilleri içinde Sakarya'nın sorunlarına hakim bir kişi olarak görürdüm…
Bu açıklaması bu görüşümü tümüyle değiştirdi…
Çelik'in Sakarya'nın en önemli sorununun deprem güvenliği olduğunu görmeden, şehri depreme hazır göstermesi çok garibime gitti…
Bir Sakarya Milletvekili'nin ilin en büyük sorununu görmezden gelmesi veya bu sorunu yok sayması kabul edilebilir bir şey değil…
Ama asıl gücüme giden sürekli halkın içinde olan ve bilim adamı yönü de bulunan Çelik'in bu gerçekten uzak olması…
Sayın Çelik;
Tamam 7 yıllık AKP iktidarında şehrin depreme hazırlığı adına bir şey yapmamış olabilirsiniz…
Ama şehrin depreme hazır olduğunu, olası bir depremde can kaybının olmayacağını söyleyemezsiniz…
Bilim adamları yıllardır Sakarya'nın olası bir depremde yerle bir olacağını söylerken bilim adamı kişiliği de olan siz, bu gerçeği bilmiyor olamazsınız…
7 yıllık görev süresince siz; Sakarya'nın deprem gerçeğini görmediyseniz, bu şehrin işi gerçekten çok zor…
Sayın Çelik;
Bu haberi okuduğumda haberi yazan arkadaşın sizi yanlış anlamış olabileceğini düşündüm…
Ancak biliyorum ki ajans muhabirleri konuşmaları teypten çözerek haberleştiriyorlar…
Bu yüzden yanıldıklarını düşünmüyorum…
Ve Sakarya ile ilgili düşünceleriniz nedeniyle Sakarya adına çok üzülüyorum…
Bu açıklamaları gördükçe de Sakarya'nın en büyük sorununun Sakarya'yı temsil edenler olduğu konusunda bir fikir oluşuyor kafamda…
Umarım, Sakarya'nın deprem gerçeğini anlamanız için 17 Ağustos benzeri bir felaket gerekmez…
Farklı bir bakış açısıyla yaşadığımız binaların deprem riskini görme imkanı bulursunuz…
…
Temel'in fıkrası
Temel bir gün hapishaneye düşmüş. Kaldığı koğuştaki adamların ilginç bir özelliği varmış. Koğuştaki mahkumlar her gün birbirlerine fıkra anlatıyorlarmış. Bir süre sonra anlatılan fıkralar hep aynı olunca içlerinden biri demiş ki:
"Biz madem hep aynı fıkraları anlatıp duruyoruz, boşu boşuna fıkraları uzun uzadıya anlatmayalım. Hepsine birer numara verelim, birisi anlatacağı zaman onun numarasını söylesin." demiş ve bu öneri herkes tarafından kabul edilmiş.
Bir gün yine fıkra anlatacaklarmış.
İçlerinden biri çıkmış "5" demiş herkes kahkahalarla gülmeye başlamış, millet gülmekten yerlere yatmış.
Daha sonra bir başkası çıkmış "35" demiş herkes yine kahkahalarla gülmeye başlamış. Daha sonra Temel'e "Bi tane de sen anlat" demişler.
Temel de "154" demiş ve demesiyle millet kahkahalara boğulmuş.
Koğuştakiler beş dakika boyunca gülmüşler artık bir süre sonra gülmekten çatlayacak hale gelmişler.
Temel merakla sormuş:
"Ne oldu niye bu kadar çok güldünüz ya? Bundan öncekilere bu kadar gülmemiştiniz."
Koğuştakiler:
"Bu fıkrayı hiç duymamıştık!"
İnternetten
#
