Bu Nasıl Sevda?
Ali Haluk PEKTAŞ
Yayın:
Güncelleme:
Taraklı’da internet siteleri kurulduğundan bu yana, adeta slogan gibi bir kavram duyulur oldu ; ”Taraklı sevdalısı” ! İlk kim kullandı ise güzel düşünmüş. Fakat sık kullanılır ve dillere dolanır olunca, doğrusu “sevda” adına rahatsızlık duymaya başladım bu sözden .. Kişinin hayatında ispatlanması çok zor olan böyle bir sıfatı, ister kendi için ,ister başkaları adına kullanırken çok düşünmesi gerektiğine inanıyorum.. Ne yapınca Taraklı sevdalısı olur insan ? Veya Taraklı sevdalısı olan insan ne yapar? Biri bana sen de sevdalı mısın diye sorsa ; yok arkadaşım ben Taraklı sevdalısı falan değilim; doğup büyüdüğüm, havasını soluduğum, özümseyerek yaşadığım memleketimi herkes gibi ben de severim, ama öyle sevdalısı falan değilim diyebileceğimi düşünüyorum ancak...”Sevda” kelimesi büyük bir sözdür. Büyüklüğünün farkına vardığımızdan arkasına saklanmaya mı çalışıyoruz ne..! Ama deve kuşu gibi şeyimiz dışarıda ! Sevda,Arapça kökenli (çok siyah) manasına geldiği gibi dilimizde, aşkın da üzerinde hastalık derecesinde sevmek demektir. Yani marazi bir sevgidir.. Bu kadar seven ne yapar ? Sevdiğiyle yatar,sevdiğiyle kalkar,başka bir şey düşünemez,sevdiği için her şeyini feda eder..Biz Taraklı’nın nesini seviyoruz ?Doğasını mı,insanını mı ? Her şeyini mi yoksa ! Sevdikçe fedakarlığımız artar oysa !. Doğasına katkımız ne,kültürüne katkımız ne, insanını gerçekten seviyor muyuz ? Yoksa arkasından çekiştirip , önüne kuyusunu kazmakla mı meşgulüz.Taraklı içinde veya dışında belli bir makamı, çevresi ve gücü olmasına rağmen kaç Taraklı’lı öğrenciye öğrenim imkan ve desteği sağlanmış ?Kaç gencimizin yetişmesine katkımız olmuş ?Bakınız okullar açılacak,üniversiteyi kazananlar içinde maddi imkanı olayanlar var;kimin derdinde ?Hasbel kader kendi kıt imkanı ve Taraklı’lı olmayan hayırseverlerin desteği ile bir yere gelebilmişleri de onur duyarak kucaklayıp ! Taraklı sevdamızı göstermeye kalkıyoruz…Sürünerek ,bir destek bulamadan hayat kavgasından çıkanlar da ;adeta geçmişinin intikamını alırcasına duyarsız oluyor bu türden desteklere..Veya unutuyor geçmişini daha iyimser bir ifadeyle.. Ata sözünün tersine ,lafla götürmeye çalışıyoruz peynir gemisini… Birkaç söz edenlerin pohpohlanma rüzgarına yelpaze açıp destekliyoruz rüzgarımızla !… Kendi yaşamımız için bir şeyler dahi yapmış olsak,bu Taraklı sevgisinden midir ? (Sevda)sından mıdır demeye dilim varmıyor... İnsanın yaşadığı memleketini sevmesi doğasında vardır. Gurbette ise bu sevgi özlemle birlikte katlanır; ve insan sıla muhabbetiyle biraz hissî de düşünebilir. Sevdalandığını da zannedebilir!.Ve rahatlar…Ziya Paşa “İştir kişinin aynası lafa bakılmaz....”diyor. Aslında lafını etmekten çok,Taraklı için neyimizi ne kadar feda edebiliyorsak, belki o kadar sevmeye yaklaşmış oluruz. Sevdalı demiyorum ; sevdalı olabilmek için her şeyini feda edebilmek gerekiyor(muş)…
İnternet sitelerimizde gurbetteki Taraklı’lı kardeşlerimizin buram buram özlem tüten tavsiyelerini okuyoruz. Şöyle yapılmalı böyle olmalı türünden haklı düşünceler. Hatta Taraklı için ne yapılacaksa ben de hazırım diye yorumla katılanlar.. Buyurun insanı ve insanımızı sevmekten başlayalım isterseniz!.. Her şey insan için (varmış) çünkü..
Bir söz ve icraat platformu..
Bu dertler bitmez(mi) ?!
Bütün halkımızın bayramını kutlar,esenlikler dilerim... #