Kilitli Kapı Doğan Er'den
Her seferinde elimi kapınızdaki ince halkaya götürdüğümde, çalamadım. Hep kalın halkaya gitti elim ve hep açan başkası oldu. Bense seni bekledim o kapıda. İnce halkayı tıklattığımda sen çıkacağını bilseydim çalmaz mıydım? İnce halkanın zarafetine, insan eline kuş tüyü hissi veren inceliğine hayran olurdum hep. Ama mecburdum aslan başlı erkekler için yapılmış aslanağızlı halkayı çalmaya.
İncecik halkada senin zarafetini görürdüm, senin narinliğine şahitlik ederdi, senin güzelliğinin yansımasıydı sanki. O kilitli kapının ardında olduğunu bilmek, sen içerdeyken ben dışarıda beklemek, yaz gecelerinde kapı önünde beklemek güzeldi ama kış gecelerinde ise hekimin değişiyle yedi gün yatakta yatmaya eş değerdi. Ben razıydım hasta olup yatmaya da, her daim sen vardın çünkü aklımda, hem yatakta yalnızken daha rahat düşünüyordum seni. O vakit elimi yanağına bile değdirebiliyordum.
Sen kilitli, büyük avlulu, koca kapının ardından çıkmadıkça, benim dağınık kızıl saçlı güzeli görme ümidim ise he geçen gün azalıyordu. Kavilleştiğimiz günlerde ise cama bile çıkmaz olmuştun, hiçbir kimse anlamasın diye senide soramıyordum. Ey uzaktan sevdiğim, saçlarını okşayamadığım, göz göze gelemediğim, düşüncelerimi paylaşamadığım. Seninle el ele yürüdüğüm rüyamı anlatamadığım sevgilim. Rüyamda nasıl gülerek baktığını kulağına fısıldayamadığım sevgilim.
Bak bugünde akşam oldu, yine odanda ışık var ama sen yoksun, ne vakit perdeni aralayacaksın ey kızıl saçlı güzel. Beni sabah güneşini evinin önünde görmeye mahkûm mu edeceksin yine. İçimde filizlenen aşk fidanını sana göstermek, nasıl yemyeşil yaprakları olduğunu, ne kadar köklerinin yüreğimin derinlerine indiğini bilmeni isterdim.
Uyuyakalmışım kocaman kilitli kapınızda. Gün ağarmaya başlamış, gözlerimi açtığımda kapıdan çekilmemi bekleyen insanlarla karşılaştım. Herkes size geliyor, neden gelenler benden gözlerini saklamaya çalışıyor. Neden bahçeye herkes toplanmışken sen yoksun. Nerdesin, nerdesin, niçin sarılıyor herkes annene. Sen, sen kızıl saçlı yoksa. Olmasın bu, biri bana rüya bu desin, biri beni uyandırsın. Neden girmedim içeri, neden seni görmedim, neden kilitli kapıyı çalmadım. Neden seni sevdiğimi söylemedim sana. Neden haykırmadım dünyaya seninle bir ömür geçirmek istediğimi. Neden, beni bırakma, düşündüğüm olmasın ne olur.
----Evladım kalk uyan, neden burada uyuyorsun, kimsin sen.
----Şey, ben efendim şey, buradaki kızı seviyorum da, görebilir miyim onu……