Kent Konseyi ve Sakarya!
Sezai MATUR
Yayın:
Güncelleme:
Dün Sakarya Kent Konseyi'nin Genel Kurul toplantısı vardı.Yürütme Kurulu ve Başkan belirlendi…
Sakarya'da Kent Konseyi kurulması yönünde 2001'de çağrıda bulunmuştum…
O zaman Kent Konseyi'yle ilgili bir yasal düzenleme yoktu…
Bir çok ilde, hatta ilçede Yerel Gündem21 adıyla Kent Konseyleri faaliyet gösteriyordu…
Gerçektenden Kent Konseyleri'nin olduğu illerde katılımcı bir yönetim ortaya konmuş ve kentlerde ortak akılla bir çok sorunun çözümü gerçekleşmişti…
Ben de bu özlemle ısrarla Kent Konseyi kurulması için çağrılarda bulunuyordum…
Sakalımız olmadığı için olsa gerek çağrılarımızı ciddiye alan olmadı…
Zorlayıcı yasal düzenleme yapılana kadar Kent Konseyi kurulamadı…
Yasayla birlikte Aziz Duran'ın son iki yılında kuruldu Kent Konseyi…
Bir dönem ben de bir çalışma grubunda yer almıştım…
İlk kent konseyi çağrımın üzerinden 9 yıl geçtikten sonra bugün Sakarya Kent Konseyi'nin yapısına baktığımda benim arzuladığım, daha doğrusu olması gereken bir yapıyı göremediğimi üzülerek belirtmek durumumdayım…
Aslında daha önce Aziz Duran'ın Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde oluşturulan Kent Konseyi'nde başladı yanlışlar…
Yürütme Kurulu ve Başkan belirlenirken kentin geleceği adına bir şeyler üretecek isimler yerine, aykırı ses çıkarmayacak kişiler tercih edildi…
İrfan Sezer Başkanlığı'ndaki Kent Konseyi de bu şehre hiçbir şey vermeden tarihin derinliklerine gömülüp gitti…
Dün yine benzer bir durum yaşandı…
Sanki Kent Konseyi ilk kez kuruluyormuş gibi bir havayla başladı Genel Kurul toplantısı…
Ben de Sakarya Gazeteciler Cemiyeti'ni temsilen katıldığım toplantıda bir emri-vakiyle Divan Kurulu üyeliğine getirildim…
Kocaeli Kent Konseyi Genel Sekreteri, sanki Sakarya'dan bu konuda bilgi verecek kimse yokmuş gibi Genel Kurulu üyelerini Kent Konseyleri hakkında bilgilendirdi…
Sonra Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, katılımcı yönetim vurgusunu öne çıkaran bir konuşma yaptı…
Toçoğlu konuşmasında "Kent Konseyi Yönetmeliği'nde de açıkça ortaya konulduğu gibi temel hedefimiz, hep birlikte kent yaşamında, kent vizyonunu ve hemşehrilik bilincini geliştirmek, kentin hak ve hukukunu korumak, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma, saydamlık, hesap verebilirlik ile birlikte, her işimizde olduğu gibi katılımcı bir anlayışı hakim kılmak ve yerinden yönetim gibi ilkeleri hayata geçirmektir. Belediye olarak bizler Kent Konseyi'ni, kanuni bir zorunluluk olmanın ötesinde ortak aklın ortaya konulduğu demokratik bir platform olarak görüyoruz" ifadelerine yer verdi…
Gerçekten de orada bulunan herkesin altına imza atabileceği bir konuşmaydı bu…
Ancak uygulama hiç de öyle olmadı…
Toplantıya girişte elimize tutuşturulan çalışma yönergesi okunmadan oylandı…
Divan'a bir önerge sunuldu…
Belediye yönetiminin hazırladığı bir yürütme kurulu listesi ve başkan adayı üzerinde hiç konuşulmadan oylandı ve kabul edildi…
Orada bulunanların bir çoğu gibi Divan Kurulu'nda olmama rağmen ben de ne olduğunu anlayamadan toplantı bitmiş, Kent Konseyi Yürütme Kurulu'nun fotoğrafları çekilmeye başlamıştı…
Dilek ve temennilerde Turizm Platformu Başkanı İhsan Mahmutoğulları toplantıda gerçekleştirilen seçim yöntemiyle ilgili eleştirileri olmasa tek aykırı ses çıkmadan toplantı bitecekti…
Büyükşehir Belediyesi yönetimi seçimi bir oldu bittiye getirerek aykırı ses çıkarmayacak bir Kent Konseyi yönetimi oluşturmayı başardı…
Dünkü Kent Konseyi toplantısı bize Büyükşehir Belediyesi'nde eski dönemden kalma alışkanlıkların, "bizden olmayan konuşmasın" anlayışının devam ettiğini gösterdi.
Keşke Başkan Toçoğlu'nun "Kent Konseyi'ni kanuni bir zorunluluk olmanın ötesinde ortak aklın ortaya konulduğu demokratik bir platform olarak görüyoruz" sözü havada kalmasaydı…
Keşke dün oylanan Kent Konseyi çalışma yönergesi, bir hazirun listesi ve toplantı gündemiyle birlikte katılımcılara en az bir hafta önceden davetlilere ulaştırılsaydı…
Keşke Kent Konseyi toplantısına katılanlar ve özellikle de biz Divan Kurulunu oluşturanlar birer figüran konumuna düşürülmeseydik…
#