EĞİTMEK VE ÖĞRETMEK
Eğitim: Bireyin davranışında kendi yaşantısı yoluyla ve kasıtlı olarak istenilen yönde (eğitim amaçlarına uygun) değişme meydana getirme sürecidir. Bu tanıma göre eğitim bir süreçtir. Eğitim sürecinde , bireyin davranışlarının istenilen yönde değiştirilmesi amaçlanmaktadır.
Öğretim: Öğrenmenin gerçekleşmesi ve bireyde istenen davranışların gelişmesi için uygulanan süreçlerin tümüdür. Yani öğrenme için yol gösterme ve bunlar için uygun şartlar lazımdır.
Yukarıda belirtilen tanımlarda eğitimin ve öğretimin ne olduğu kısaca anlatılmaktadır.
Şimdi sevgili dostlar diyeceksinizki, ya eğitimci değilsin, bu yönde fazla bir deneyimin yok ne işin var eğitim öğretimle.
Evet haklısınız. Benim burada sizlere anlatacağım bizim Ahmet'in eğitimi ve öğretimi. Hani şu Aksu'lu Ahmet'in.
Günlerden bir gün sanırım 4 yıl önceydi. Bizim Dr.Mehmet Bey getirdi onu ilk defa Sağlık Ocağına. Dedi şakayla "sen buranın müdürüsün " Vay senmisin öyle diyen, adam kırıp geçiriyor milleti. Başladık Ahmet dur, müdür yapma etme demeye. Ama Ahmet dinlemez. Ufak tefek görev veriyoruz adam kendini kral zannediyor. Personeli falan hiç takmıyor. Arkadaşlarda zaman zaman şikayet edip çekindiklerini söylüyorlar. Adamda akıl yok ne yapacağı belli olmaz diyorlar.
Yani zor bir durum.Bizim Dr Mehmet bey önce bir defter aldı, başladı Ahmet'e okuma yazma öğreteceğim diye. Her gün düzenli bir harf yazdırıyor. Bu günlerce devam etti. Artık sınav yapmanın zamanı geldi çattı. Sordu Ahmet'e defteri kapattı. Dediki" yaz bakalım A" yı. O da ne bizim Ahmet "E" yazmazmı, neyse birde "B" yaz dedi. Hayda bu defa Ahmet "A" yı yazdı. Hal böyle olunca bıraktık kendi haline.
Merak ettim 120 sayfalık deftere şöyle bir baktım. İnanın 20 sayfa "A", 15 sayfa da "B" yazmış, ama öğrenme duygusu olmayınca ne yazıkki olmuyor.
Baktıkki olmuyor. Öğretemiyorsak o zaman eğitelim dedik. Başladık bildiğimiz metodlarla eğitmeye .
Hakikaten belirli bir noktaya geldi. Konuşması düzeldi.Davranışları kısmen değişti. Yani yukarıdaki eğitimin tarifine uymaya başladı. Bizim Ahmet'teki farklılığı bütün arkadaşlarla beraber Sağlık Ocağına gelen vatandaşlarımızda fark edip, memnuniyetlerini ifade etmektedirler.
Fazla uzatmaya gerek yok sanırım.Ama Ahmet bu bazen de sigortalar atıyor. Tabi adamı başta bizim"çaycı" ve bazı "hasımları" rahat bırakmıyorlar. Frenler aniden boşalıyor. Ama ne olursa olsun Ahmet'e biz ve Taraklı öyle alıştıkki! Eğer bir gün, gerçi vaki değil ama gelmediği zaman hemen yokluğu belli oluyor.
Demekki dostlar, toplumda böyle insanları itelemek ve dışlamak yerine, adam yerine koyup, onlarında bu toplumun bir ferdi olduklarını hissettirmeyi becerebilirsek o zaman bizimde insan olarak kalitemiz ortaya çıkacaktır.
Onun için son olarak diyorumki, "ÖĞRETEMİYORSAN EĞİT"
Bu arada Taraklı Lisesinin yıllık veli toplantısında şahsıma gösterilen sevgi ve ilgiden dolayı, toplantıya katılan idareci, öğretmen ve veli arkadaşlarıma teşekkür ederim.
Sağlıcakla kalın.
#