İkinci KPSS'de Tatmin Etmedi
Erol AFŞAR
Yayın:
Güncelleme:
KPSS 2010 Eğitim Bilimleri sınavı, kopyacılar sebebiyle yeniden yapıldı. Daha önceki sınavda 120 sorunun 120'sini de doğru yapanlardan eser yok. En fazla net 111 de kaldı.
Sınava katılım, bir öncekine nazaran düşüktü.
Önceki sınavda tam puan çekenlerin bir kısmı da sınava katılmadılar. Öyle bir zorunlulukları yokken sağlık raporu almaları da epey manidardı.
Bu arada sınav sonuçları KPSS adaylarını hiç memnun etmedi.
Pek çok aday bir önceki sınava göre netlerini artırdığı halde daha düşük puan geldiğini iddia ediyor ki bu durumda olanların derhal ÖSYM Başkanlığına başvurmalarında yarar var.
ÖSYM Başkanlığı da her dilekçeye tatmin edici bir cevap vermek zorunda.
ÖSYM, her dilekçeye matbu cevap vererek, baştan savma anlayışını bırakıp adayların kafasında oluşan tüm problemleri aydınlatmalı.
Bugün ÖSYM Başkanının en önemli görevi, kaybettikleri güveni yeniden sağlamaktır. Bu güveni sağlamanın en önemli yolu, sınava giren adayların kafasında oluşan soru işaretlerini ortadan kaldırmak, hata varsa açık yüreklilikle düzeltmektir. Bunları yapmayan, kapalı kapılar ardında kararlar alan, her eleştiriye kulak tıkayan ÖSYM içine düştüğü çukurdan çıkamayacağı gibi, çocuklarımızın geleceği ile oynayan, onları ciddiye almayan bir kurum olarak anılmaya devam edecektir.
YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan'ın tavrı da oldukça ilginç; "Kimse tam puan alamadığına göre kopya iddiaları güçlendi" buyurmuş.
Gelinen bu aşamada hala kopya çekilip, çekilmediğini mi tartışacağız?
10 Temmuz'da yapılan sınavda kopya çekildiği zaten belgelendi.
İkinci KPSS sonuçlarının ortaya koyduğu bir şey var ki o da, bu kopya olayına katılımın ne derece büyük olduğunu gösteriyor.
Bir önceki sınavda 100 net ve üzerinde yapanların sayısı 7 bin iken, bu sınavda 2 bin 718. Önceki sınavda 120 net yapan 350 kişi varken, bu sınavda en yüksek puan alan aday 120 soru üzerinden 111 net yapıyor.
Bu da kopya çekenlerin tespit edilenlerle sınırlı olmadığının göstergesidir.
Bu büyük kopya hırsızlığının üzerine tam anlamıyla gidilmedi. Görmezden gelindi, savsaklandı. Birileri korunmak istendi.
Kopyacıların ortaya çıkarılmasına, ayıklanmasına, herkesin hak ettiği puanı almasına bu devletin gücü yeterdi, yetmeliydi.
Tabii ki sınavın tekrarlanması mutlak adaleti tesis edemez, mümkün değil. Dolayısıyla bu namussuzluğun faturası hakkıyla puan alanlara ödetildi. Bir kısmının puanı düştü mesela… bir kısmı puanını arttırdı…
Bir türlü ortaya çıkarılamayan hırsızlar sebebiyle binlerce evladımız atanma hakkına sahipken, ikinci sınava girmek zorunda kalarak atanma hakkını çok küçük puan kayıplarıyla kaybetti.
Yaşanan bir dramdır neticede…
Bu hırsızlık devri iktidarınızda yaşanmıştır.
Binlerce gencimizin yaşadığı acıları en aza indirmek sorumluluğu da size aittir.
Bu sorumluluğu yerine getirmenin en kolay yolu, bu atama döneminde atanacak öğretmen sayısını artırmaktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, 30 bin atamayı 70 bin yapacak güçtedir.
Bu konuda TES Genel Merkezinin talepleri var;
1- Savcılık, eski istatistiklerle, yenilerini karşılaştırmalı şüpheli olanlar tespit edilmeli. Savcılık bugüne kadar elde ettiği tespitleri kamuoyu ile paylaşmalıdır. Bu kişilere öğretmenliğe başvuru hakkı verilmemelidir.
2- Kamuoyunun büyük bir çoğunluğu ve sınava girip hakkıyla puan almış KPSS adayları, bu soruşturma sonucundan bir şey çıkmayacağına, bir takım kişilerin korunduğuna inanmaktadır. Yetkililer bu konuda açıklamalar yaparak kamu vicdanını rahatlatmalı, bu hırsızlık organizasyonunun sorumlularının mutlaka bulunup, cezalandırılacağı en yetkili ağızlardan açıklanmalıdır.
3- Genel Kültür ve Genel Yetenek sınavlarında da kopya çekildiği açıktır, sınav sonuçları Genel Yetenek ve Genel Kültür testleri bakımından da değerlendirilmeli, tespit edilen kişilere KPSS 3 puan türüyle memur kadrolarına başvuru hakkı verilmemelidir.
4- TBMM'de bir KPSS Araştırma Komisyonu mutlaka oluşturularak, başta iktidar olmak üzere tüm siyasi partilerimiz, gençlerimizin geleceğine ne kadar önem verdiklerini göstermelidir. Böyle bir komisyonun oluşturulması, aynı zamanda şeffaf bir soruşturma yapılabilmesini sağlayacaktır. TBMM'nin Cumhuriyet Tarihinin en büyük hırsızlık olayına kayıtsız kalması, araştırma komisyonu oluşturulması teklifine milletvekillerinin olumsuz oy vermesinin kamu vicdanında karşılığı bellidir.
5- Öğretmen ve memur ataması yapılsa bile, kopyaya karışanların tespit edilmesi halinde, atamalarının iptal edileceği, ödenen maaş ve ücretlerin yasal faizi ile geri alınacağı yetkililer tarafından kamuoyuna ilan edilmeli, bu konudaki yasal boşluklar düzeltilmelidir.
6- Binlerce kişinin katıldığı 2010 KPSS sınavında; soruları sızdıranlar ve dağıtanlar; ucu kime veya kimlere dayanırsa dayansın tespit edilmeli; ana aktörler bakımından TCK'da ağır cezalar getirilmelidir.
7- Sayın Başbakan; bu büyük hırsızlık sebebiyle büyük mağduriyet yaşayan, büyük stres ve psikolojik sıkıntı içerisine giren öğretmen olarak atama bekleyen 374 bin gencimizin acısını hafifletmek, öğretmen açığını da azaltmak adına elde bulunan 70 bin boş öğretmen kadrosunu bu atama döneminde kullanacaklarını açıklamalıdır.
#