Taraklı Turizmine Stratejik Bakış (İbrahim Erkul'dan)
Gelişen Kitle turizmi ekonomik yönden girdi sağlarken yapısal, doğal. Kültürel ve tarihsel çevre sosyal hayat ve toplumsal açıdan çarpıklıkları beraberinde getirmiştir. Turizm olgusu içerisinde doğal ve kültürel değerlere ilgisiz bir ekonomik kazanç sağlama anlayışı hâkim olmuştur. Ancak, turizm sektörünün var olması ve sürdürülebilirliği; turizme kaynak teşkil eden bölgesel ve yerel alanlara özgü doğal ve kültürel değerlerin korunarak kullanılmasıyla gerçekleşebilmektedir.
“Deniz, kum, güneş” turizminin artık modası geçmekte ve turiste cazip gelmemektedir. Turist daha ilginç, egzotik, farklı olanı aramaktadır. Bu nedenle değişik isimlerle ifade edilen bir turizm çeşitlenmesi ortaya çıkmıştır. Bu anlayış; turizm potansiyelini artırmak, ekonomiye desteği fazlalaştırmak, yerel halkın bu sektörden maddi ve manevi kar sağlamasını gerçekleştirmek, doğaya ve ekolojiye zarar vermeden turizmi yaygınlaştırmak adına doğru yaklaşımlar sergilemiştir.
Bütüncül bir yaklaşımla, Türkiye’nin “doğal bir açık hava müzesi” olması gerçeğinden yola çıkılarak farklı turizm seçenekleri ortaya çıkmıştır. İklimsel farklılaşma, flora ve fauna çeşitliliği, milli parklar, sayıca ve nitelikçe zengin ormanlar, akarsular, yaylalar, antik şehirler, termal kaynaklı suların mevcut olduğu merkezler, tarımsal araziler, kanyon, dağ, tepe, mağara, vb. değerler Türkiye turizmi için turizmin çeşitlenmesinde materyal olabilecek zenginliklerdir.
Turizmin sadece deniz-kum-güneşten ibaret olmadığı bilinci ile turizm alanlarında farklı bölgelere ve tarzlara yönelme olmuştur. Turizmin sadece kıyı şeridinde gerçekleştirilebileceği mantığı yavaş yavaş ortadan kalkarak iç bölgelere doğru yayılması turizmin sürdürülebilirliğini pekiştirmiştir. Bu bağlamda ülkemizin turizmden daha fazla gelir elde edebilmesi ve turistin değişen tatil anlayışına karşılık verebilmek için geliştirilen ve çoğaltılan turizm çeşitlerini; macera ve spor, kış, kültür, yayla, tarımsal, ekolojik, sağlık ve termal, mağara, av, kongre, botanik, inanç, akarsu ve rafting, su altı dalış, kuş gözlemciliği, dağcılık, hava sporları, ipek yolu, golf, gençlik, çiftlik, foto safari, jeep safari, buharlı tren-lokomotif turizmi olarak sıralayabiliriz.
Yukarıda adı geçen çeşitlemelerden kaç tanesi Taraklı destinasyonunda uygulanabilecektir. Sadece Taraklı evleri projesi Taraklı Turizmini hedeflenen noktaya ulaştırabilecek midir? Bu doğrultuda gelişen farklı turizm anlayışlarının ihtiyaçlarına cevap verecek olan turizm stratejisi nasıl olmalı sorusuna cevap vermek aslında çok da kolay olmamaktadır. Şöyle ki; gelişmiş ve yerleşmiş turizm planlama ilke ve stratejilerinin olmaması nedeni ile son 20 yıl içinde ülkemizde çok çeşitli ölçek ve kapsamda, çok farklı turizm planlama yaklaşımları uygulanmaya çalışılmış ve bu nedenle tutarsızlıklar, çelişkiler, kaynak israfları, kimlik tartışmaları ile dolu bir planlama ve yapılaşma kaosu yaşanmıştır.
Özde belirtilmek istenen, farklı turizm çeşitlenmeleri doğru planlama ihtiyacını gerektirmektedir. Bu doğrultuda, iklimsel yaklaşımlar, arazi verileri, bölgenin sosyo-kültürel yapısına uyum, yöresel malzeme kullanımı, uygun strüktür seçimi gibi hususlar göz önünde bulundurularak o bölgeye özgü biçimlenmeler oluşabilmektedir.
Sürdürülebilir turizmde kitle turizmden farklılaşan yan, yörenin cazibesi, çekiciliğinin ön plana çıkmasıdır. Bunu sağlayan da kültürel, milli, tarihi değerlerdir. Örneğin; antik şehir, Karadeniz şehirleri ve tabiat gezileri, kültürü tanıma ve yaşama gezileri, vb. gibi pek çok alternatif turizm amaçlı geziler ülkemizde yaygın turist hareketleri arasında yer almaktadır. Bu doğrultuda turistlerin görmek istediği evrensellik içinde yerel kimliğin vurgulanması sağlanmalıdır. Ancak, bölgenin cazibe merkezi olabilmesi için mevcut kimlikte de birtakım iyileştirmeler yapmak gerekmektedir.
Doğal hayat kavramı içerisinde tüm dünyanın eğilimi de bu yönde olmaktadır. Değişik yörelerde çiftlik hayatı içerisinde turistlere doğal yaşam sunulmaktadır. Bazı tesislerde turistlere yetiştirilen ürünler sunulurken bazılarında da turistler üretime katılarak hobi bahçelerinde tarımla çiftlik hayatı içerisinde iç içe yaşamaları sağlanmaktadır. Mağara, av, botanik, akarsu ve rafting, su altı dalış, kuş gözlemciliği, dağcılık, hava sporları, foto safari, jeep safari, ekolojik gibi doğa esaslı turizm çeşitlenmelerinde ana tema olan doğaya saygılı bir üretim-tüketim dengesi oluşturulmalıdır. Yine doğa esaslı bir turizm çeşitlenmesinde kültürel ve doğal varlıkların korunmasında bölgenin ıslahı açısından birtakım ilkelere uyulması gerekmektedir. Turizmin devamlılığını sağlayacak olan doğal çevrelerin planlanması, gelişimi, bakımı açısından yapıcı önlemler alınmalı ve devlet, halk, kamu ve özel sektör çevrenin temizliği, bakımı, onarımı, gelişimi hizmetlerinde işbirliği içinde olmalıdır.
Mimari düzeni sağlamak ve bölgenin kimliğini korumak açısından bir prototip oluşturmak değil prototiplik içinde çeşitlilik oluşturabilmeye çalışılmalıdır. Örneğin kültür, yayla, sağlık ve termal turizm çeşitlemelerinde fonksiyonel ve iklimsel verilerden dolayı oluşan tek tipliğin içerisinde mimari kaygılar duyulmalı ve farklı yaklaşımlar benimsenmelidir.
Adı geçen pek çok turizm çeşitlemesi için yakın çevredeki mevcut yerleşim yerlerinin kapasitesinden yararlanmak, İlçe ve köy içerisindeki doğal yaşam ortamını kullanmak, yerel halkla birlikteliği sağlamak, ev pansiyonculuğu gibi küçük ölçekli konaklamayı özendirmek, gerekli hallerde de mevcut mimaride doğru yöntemlerle iyileştirmelerin yapılması sağlanmalıdır.
Sonuç olarak, Taraklı Turizminin planlanmasında, Günlük Turizm hareketiyle gelenlerin yanında, konaklamalı misafirler için turizm çeşitlenmesi faaliyetlerine de yer verilmeli ve Stop Over destinasyon yaratılmalıdır. İnanıyorum ki, Taraklı, ana pazarlar, İstanbul ve Ankara'ya yakınlığı ve Coğrafi konumu sebebiyle Turizm pastasından aldığı payı günden güne artıracaktır.
İBRAHİM ERKUL
GENEL MÜDÜR
HOTEL ADEN KADIKÖY