Ben neymişim de haberim yokmuş!
AKP’nin oluşturduğu medya yapısını biliyorsunuz.
Yerelde de yukarıdakinin benzeri bir yapı var.
Kim AKP’ye, AKP’lilere karşı eleştiri getirirse karalama başlıyor.
Nereden emir aldıkları, ne amaçla bu işlere giriştikleri belli tiplerin hedef tahtasından hiç inmedim.
Seçim sonrası yine hedefteyim.
Dün bir internet sitesinde yazmışlar.
Neler yapmışım ben neler?
MHP adayı Ali Rıza Acartürk’ün akıl hocalığını yapmışım.
Acartürk benim etkimle hem “Ulusal-Kemalist”, hem “Paralel yapı” söylemleriyle seçmene seslenmiş.
Cumhurbaşkanı’na, Başbakan’a ağır hakaretler etmiş.
İl Başkanı Levent Bülbül de benim etkimle din adamlarını hedef almış…
1 Kasım yenilgimizden (!) sonra da AKP’lilerin çevresinde dolanıp onlara güzellemeler yapıyormuşum.
Bunları yazan zavallıya söyleyebileceğim tek şey şu:
Yalanın batsın…
….
İkinci üniversite için çağrı
Hemen dibimizdeki Eskişehir bir üniversite kenti olmayı başardı.
Kentin bugün geldiği düzeyde özellikle Anadolu Üniversitesi’nin rolü yadsınamaz.
Kentte ikinci üniversite kurulalı yıllar oldu.
Şimdi Yüksek Teknoloji Üniversitesi kurulması için harekete geçtiler.
Eskişehir Milletvekili, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı “ Sözünü verdik, sözümüzün arkasındayız. Biz uluslararası bir üniversite olmasını istiyoruz” diyerek kabinenin kurulmasıyla yeni üniversitenin kurulacağını belirtiyor.
Oysa yıllar önce Sakarya Üniversitesi’nde başını Prof. Dr. Harun Taşkın’ın çektiği bir grup hoca Sakarya Uluğ Bey Yüksek Teknoloji Üniversitesi adıyla bir üniversite kurulması için bir dosya hazırlamışlardı.
Dönemin milletvekillerinden aradıkları desteği bulamayınca da bir kenara çekilmişlerdi.
Şimdi yeni bir dönem başlıyor.
İktidar partisine büyük destek veren Sakarya, bu yeni teknoloji üniversitesi müjdesiyle verdiği oyların karşılığını almaya başlayabilir.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün ve diğer AKP Milletvekillerine bu konuda büyük görev düşüyor.
Sayın Üstün, sizden üniversite müjdesi bekliyoruz.
….
Ne bal var ne pekmez
Abdülkadir Geylanî Hazretlerinin üzerine hiç sinek konmazdı. Onun bu haline vakıf olanlardan biri sordu.
- Üzerinize sinek konduğunu hiç görmüyoruz? Sebebi nedir? Şu cevabı verdi: - Niçin konsun ki? Üzerimde ne dünyanın pekmezi var, ne de ahiretin balı...