Geri
Enes ÇINAR Enes ÇINAR Aklımdan Fikrimden

İlim fen çok ilerlerdi

Bir asırlık bir ömürden bir kaç şey. Dedem Koca Hafız Mehmet Akbulut hakkında. 3 Padişah, 4 Halife ve 9 Cumhurbaşkanı Görmüş.
Yayın: Güncelleme:

Rahmetli büyük dedem, babam merhum Mehmet Ali Çınar'ın annesinin babası Mehmet Akbulut 1998 yılında, 103 yaşındayken bildiğimiz evrendeki ömrünün sona ermesiyle ebediyete intikal etti.

Dedem, çok şeyler görmüş, bizim oraların "Âlim İnsanı" olarak bilinir, "Koca Hafız" olarak tanınırdı. Okuma - yazmanın oldukça düşük sayılacağı dönemlerde şimdikine eş değer sayılabilecek şekilde üniversite okumuş, tek parti döneminde Meclis-i Mebusan seçimlerinde Kocaeli vilayeti (o zamanlar vilayetler var, "il" dediğimiz sistemden daha büyük) delegelerinden. 1. Dünya savaşı ve Kurtuluş savaşında büyük bir kısmı İstanbul'da olmak üzere 10 yıl onbaşı veya çavuş (tam bilmiyorum) olarak görev yapmış, gazi olmuş. Sanırım Dolmabahçe sarayında fotoğrafı da varmış, ama onu da bilmiyorum.

Zamanında, dedem gibi olanlara savaştaki gayretlerinden ötürü İstanbul'un şu anki en merkezi yerleri olan yerlerden arsa vermişler. Dedem almamış. "İstanbul'da kal" demişler, kalmamış. Hatta ve hatta O'nun gibiler gazilik maaşı aldıkları halde, hiç bir şekilde tek kuruş istememiş, almamış. "Vatan için" derler ya. İşte aynen öyle.

Bir ev düşünün, yatılı okul gibi.

Askerlikten sonra dönmüş gelmiş (şu an Sakarya ilinin bir ilçesi) Taraklı nahiyesinin Duman köyüne. Bir sürü öğrenci yetiştirmiş, hafız yetiştirmiş, Babamın okula başlama yaşı gelince köyde okul olmadığından dolayı Bolu ilinin Göynük ilçesinin Narzanlar köyünde okul olduğu için, kendisine yapılan "imamlık" teklifini, henüz 7 yaşında olan babamın okula gitmesi şartıyla kabul etmiş. Köyde de tarım ve hayvancılıkla, yani çiftçilikle yaşamını idame ettirmiş.

Mustafa Kemal Atatürk'ün askeri dehasından "Çok büyük, akıllı, iyi bir komutandı" diye bahsederken Cumhuriyet döneminden özellikle de İsmet İnönü zamanından oldukça muzdaripti. İsmet İnönü zamanı deyince aklınıza hemen 1938 sonrası Cumhurbaşkanlık dönemi gelebilir, gelmesin. 1925 yılında başlayan bir Başbakanlık dönemi de var. Bu dönemde çocuk okutamamış. Köye sürekli jandarma baskınları düzenlenirmiş. O dönemin çocukları okuma yazma öğrenememiş. Okul yok, okutmak yasak. Gizli saklı, erketeye yatıp jandarma gözetleyerek olabildiği kadar çocuk okutmuş. Çocukların da travmalarını siz düşünün. Yoksa daha bir kaç seneye kadar çocukların eğitimlerinde bir sıkıntı da yokmuş. Hendese (geoMetri) bile öğreniyorlarmış. Kendisi 6 yaşında okumayı öğrenmiş, 9 yaşında hafız olmuş ama yeni nesile öğretmekte o dönem eli kolu bağlanmış. Dedemi de en rahatsız eden şey, anladığım kadarıyla eğitim öğretimdeki aksama. Biraz rahatlayınca dediğim gibi, evi yatılı okula dönmüş neredeyse. Benim küçüklüğümde çok kişi ziyaretine gelirdi. Tanınmış kişilerden bile gelenler bile vardı. Ben büyüdüğümde dedem artık yoktu zaten.

Dedem yobaz veya bağnaz değildi.

103 yaşına dek sürekli okudu, günlük olarak gazeteleri ve gerek radyo, gerek televizyondan haberleri ve gelişmeleri takip etti. Bunamadı, tozutmadı. Geniş fikirliydi. Rahmetli babam ve ömrü uzun olsun amcam 60'lı-70'li yıllarda "deep sol" ve "komünist - sosyalist" akımlara girince de hiç ses çıkarmamış. Hatta O koskoca "Koca Hafız Mehmet Akbulut", din hakkında 100 yıl boyunca doğru zannettiği bir konuyu (hadi konuyu da söyleyeyim, Resul İsa'nın Dünya'ya deniden gelmesi konusu), Kur'an-ı Kerim'de doğrusunu görünce tek tepkisi büyük bir şaşkınlıkla "Neden daha önce farketmedim, niye böyle öğrendik ki biz?" oldu. 100 yıldır bildiğinin yanlış olduğunu farkettiğinde bir an bile diretmedi. Hiç bilenle bilmeyen, hiç akledenle akletmeyen bir olur mu? Değil mi?

Gelelim "İlim - Fen" konusuna.

Yukarıda konunun anlaşılması için kısacık yazıya uzunca bir girizgâh yapmak istedim. Normal sıradan köyde yaşayan bir adam değildi velhasıl. O doğduğu dönemde Tesla daha yeni yeni icatlarını yapmaya başlamıştı. Alternatif akımdır, indüksiyon motorudur, radyo sinyalleridir falan filan. Bizim köye elektrik rahmetli Turgut Özal zamanında gelmiş. 100 sene sonra. Dedem vefat ettiğinde ise, her yerde elektrik, radyolar, televizyonlar, telsizler, yeni yeni yaygınlaşan katlanabilir akıllı telefonunu 4'e katladığınızda oluşan ebattaki cep telefonları vardı. Doğduğunda uçak henüz icat edilmemişti, öldüğünde insanlık uzaya gitmiş, uzaya iletişim uyduları göndermişti. "internet" diye bir şey vardı, "bilgisayar" diye bir şey vardı. Askerlik döneminde bacağında patlayan bir bombanın tedavisi aylar sürmüşken, şimdi ise eskiye nazaran çok basit bir tedaviydi.

Dedem 1998 yılında öldü. Dedeme ziyarete gelenlerden birisinin "Seni, yaklaşık bir asırlık hayatında en çok şaşırtan şey ne oldu?" diye sorduğuna kulak misafiri olmuştum. Dedem "Fen çok ilerledi. İlim fen çok ilerledi" demişti.

Bunu niye anlattım?

Gelelim bunu neden anlattığıma... 

Ben, büyük dedemin küçük torunu olmaktan değil, beni yetiştiren, prensip sahibi, ilkeli, sözüne güvenilen, sözünde de duran, dürüst, vatanı milleti için dertlenen, projeler üreten, okuyan ve yazan, üreten bir insanın; beni yetiştiren babam merhum Mehmet Ali Çınar'ın oğlu olmaktan gurur duyuyorum. Babam da dedesinin torunu olmaktan gurur duyuyordu. İyi insan olun, düşünen, akleden insan olun, faydalı bir insan olun ve öle insanlar yetiştirin.

İllaki etrafınızda yaklaşık bir asır yaşayan insanlar vardır, en azından bildiğiniz insanlar vardır. Bunların bazıları 100 yıl boyunca millî servete ziyan olarak oksijen israflığı yapmıştır. Bazıları da kayda değer işler yapmışlardır. Kayda değer şeyler yapın, iyi insan olun. Arkanızdan sövdürmeyin. 

#koca-hafiz #hafiz #mehmet-akbulut #mehmet-ali-cinar #osmanli-donemi #cumhuriyet-donemi #ilim #fen

Yorumunuzu Ekleyin

Adı-Soyad
E-Posta
Yorum
İşlemin Sonucu
  • Yorumlar T.C. Yasalarına aykırı olamaz.
  • Hakaret içeren yorumlar, yayınlanmasa bile yasal mercilere iletilebilir
  • KVKK Kapsamında, bilgileriniz, yasal merciler hariç kimseyle paylaşılmaz.
  • Formda doldurduğunuz bilgiler ve IP adresiniz sisteme kaydedilir.
  • Yorumunuz onaylanıp yayınlandığında, sadece yorum, isim ve yorum tarih saati gösterilir.

YAZARIN SON YAZILARI

İki Kıta

İki Kıta

Enes Çınar'ın Şiiri
Başı Bozuk Bekleyiş

Başı Bozuk Bekleyiş

Bir barbar bir barbara bakışlarıyla bozgunculuk başlatmakta.
Kusura Bakayın Ama, Logo Meselesi

Kusura Bakayın Ama, Logo Meselesi

Bu bir Taraklı Kaymakamlığı Yeni Logosu Eleştiri Yazısıdır. Övgü/Sövgü yazısı değil.
100 yıl + 1

100 yıl + 1

Çok uzun bir yazı... Ama dinlene dinlene okumanızı tavsiye ederim.
Bir Taraklı Sevdalısı Ali Vahit Tüzün

Bir Taraklı Sevdalısı Ali Vahit Tüzün

Ali Vahit Tüzün anısına...
Ramazan Düdüğü

Ramazan Düdüğü

Rızkından razıysan, ruhun rızası rahattır. Rasyoneldir rüyaların romantik rastgeleliği.

GENEL BİLGİLER

Taraklı

Taraklı

Taraklı Nerede, Taraklı'nın tarihi ve coğrafi özellikleri
Taraklı Otobüs Saatleri

Taraklı Otobüs Saatleri

Ağustos 2023 Güncel Taraklı - Sakarya Otobüs Kalkış Saatleri, Taraklı Otobüs Saatler 2021, Taraklı Otobüs Tarifesi, Taraklı Sakarya ilk otobüs ne zaman? Taraklı - Sakarya Son Otobüs Ne zaman? Sakarya Taraklı İlk Otobüs Ne Zaman, Sakarya Taraklı Otobüs Saatleri, Taraklı Koop Otobüs Saatleri
Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'ya geldiğinizde gezilecek yerler neresidir? Taraklı'nın en popüler gezilecek yerleri yazımızda.
Taraklı Termal Turizmi

Taraklı Termal Turizmi

Taraklı'da termal turizmi, Türkiye'deki belli başlı noktalardan biri haline gelmiştir.