İzzettin KÖMÜRCÜ Dıngıldak Masa

Orda Bir Mahalle Var Yakında…

Ne demiş Ahmet Kutsi Tecer.

Orda bir köy var, uzakta,
O köy bizim köyümüzdür.
Gezmesek de, tozmasak da
O köy bizim köyümüzdür.

…

Orda bir yol var, uzakta,
O yol bizim yolumuzdur.
Dönmesek de, varmasak da
O yol bizim yolumuzdur.

…
Taraklı İlçesine bağlı 8 kilometre uzakta Aksu mahallesinden söz etmek istiyorum; Mahalle sakini dededen toruna eski değirmenci Cevdet Kara’yı dinledim. “Derdimize çare olacak kapı arıyorum” derken belli ki derdine çare olacak kapıyı bulamadığını hemen anlıyorum.

Cevdet Kara mangal gibi yüreği olduğunu anlatarak başlıyor mahallesindeki derdini anlatmaya. Cevdet Kara derdini anlatırken ona “ Söz ettiğin yer yakınmıdır?” diye soruyorum. Oda “Aksu-Davutlar Mahallesi” diye yanıt verince “Kalk gidelim derdini orada anlat ” diyerek tarım ve çiftçilik işleri ile uğraştığı geçimini sağladığı sebze ve meyve bahçesinin olduğu bölgeye gidiyoruz. Aynı bölgede çiftçilik ile geçimini sağlayan birçok ürün yetiştiricilerin bahçeleri var.

Yolda giderken Atatürk’ün “Köylü milletin efendisidir” sözü ile “Dünyanın efendisi çiftçidir” görüşünü benimle paylaşıyor.

Asıl soruna ilişkin sözlerine gelince

“Aksu Davutlar mahallemizde Aksu deresi kenarında sebze meyve ekimi yaptığımız bahçelerimiz var. Yıllardır bahçelerimizi suladığımız geçmişte değirmen taşı çeviren Değirmen suyu arkımız var. Meydana gelen sel felaketlerinde Aksu deresinde taşkınlarda tarihi Değirmen arkı zarar gördü. Bahçedeki ürünlerimizi sulayamaz hale geldi Değirmen arkını bahçe sahipleri ile beraberce onarmaya çalıştık. Ama olmadı. Belediyenin yada devletin imkanları gerekiyordu. Çareyi Belediye Başkanı İbrahim Pilavcı’nın kapısını çalmakta bulduk.

Derdimizi Başkan İbrahim Pilavcı’ya anlattık. Eksik olmasın bizi dinledi. Hatta Aksu deresinde değirmen suyu harkının başına giderek heyeti ile beraber incelemelerde bulunduk. Sorunun çözümü için çareler aradık. Beraberce çay-kahve içtik. Başkan İbrahim Pilavcı sorunumuzu çözeceğini ve bahçe sahiplerinin bahçelerini rahat sulayabileceğini söyledi. O günden beri hala bekliyoruz. Bize sorunumuzun DSİ tarafından çözüleceği söyleniyor”… diyor

Sorunun hala devam ettiğini söyleyen Cevdet Kara başka bir şey daha söylüyor. “Aksu deresinde meydana gelen su yükselmeleri sonrasında dere yatağında çökmeler yaşanıyor. Mahallemizde hane sahipleri olarak her gün tedirginliğimiz ve tehlikenin boyutu artıyor. Adeta heyelan ile karşı karşıyayız” diye konuşuyor.

…

Sırası gelmişken bir konuya değinmek isterim. Aksu mahallesi eskiden seçimlerde hep “Sol” partilerin kalesi olmuştur. Hala da eskisi kadar olmasa da “sol” partilere yüksek oy çıkmaktadır.

Mahallelere hizmet giderken Aksu Mahallesi hep ihmal edilmiştir.

“-Hayır öyle değil”… diyenleri Aksu mahallesine davet ediyorum.

Cevdet Kara’nın eski Vali Nuri Okutan ile anısı

Sakarya eski Valisi Nuri Okutan Valilik yaptığı dönemde sivil kıyafeti ile Taraklı’ya gelir.

Meydanda Cevdet Kara’nın sebze ve meyve satışı yaptığı tezgahta sandalyeye oturur. Maksat sıradan vatandaş gibi Cevdet Kara ile sohbet etmek. Ve müstesna davranışlar sonrasında Okutan tezgahtaki elmalardan bir tanesini eline alarak Cevdet Kara’ya göstererek “Bu elma neden bereli” diye sorar.

Cevdet Kara tamamen mütevazi şekilde “Bizim köyün yolunda bu elmalar buraya iyi sağlam gelmiş. Hafif bereli olmasına şükret”… der.

Nuri Okutan’ın Vali olduğunu öğrenince de “Sayın Valim bizim köyün yolunu bir gör. Elmaların niye zedelendiğini daha iyi anlamış olursun” demiş

Evet o gün bugün Aksu Mahallesi yolu hala asfalt görmemiş!

Yukarıda anlattıklarımda eksik var fazla yok.

Orda bir mahalle var Yakında O mahalle Aksu mahallesidir.

Tekrar görüşmek üzere hoşçkalın