Tek listeli demokrasi!
AKP'de İl Kongresi'ne 2 aya yakın bir süre varken, Ankara'dan tek liste talimatı geldi…
Bu tam olarak bir talimat olmasa da işin telaffuz edilişinden yapılanları bir talimat olarak algılamak mümkün…
Bursa Milletvekili Sedat Kızılcıklı gün önceki gün Sakarya'ya geliyor…
Partilileri topluyor…
Onlara çok listeli kongrelerin yarattığı sorunları(!) anlatıyor…
Bu kongreler sonrası partide kırgınlıklar, bölünmeler olduğunu söylüyor…
Sonra da partililere "İl Başkanı kim olsun?" diye sorup cevap arıyor…
Partililer de daha doğru dürüst bir kongre çalışması yapılmadan İl Başkanı kim olsun sorusuna cevap veriyorlar…
İşte AKP'nin demokrasi anlayışı bu…
Bunun adı tek listeli demokrasi…
Aynı şey 2006'daki İl Kongresi'nde de yaşanmıştı…
Şimdi tekrar yaşanıyor…
Ne diyelim…
Hayırlısı olsun…
…
Kızarmış ördekle adalet
Adalet duygusunun zayıfladığı dönemlerde bir hikaye anlatılır…
Pazar günü Melih Aşık'ın Milliyet'teki köşesinde yayınladığı öyküyü ben de size aktarmak istedim…
İşte o öykü:
Bir fırının önünden geçerken kadı efendinin burnuna güzel kokular gelmiş.
Bakmış, vitrinde, güveç içinde nar gibi kızarmış, sahibini bekleyen nefis bir ördek yatıyor. Kadı, fırıncıya ‘Ben bunu aldım' demiş.
Kadıya itiraz edilir mi?
Fırıncı hemen ördeği paket yapıp vermiş.
Az sonra ördeğin sahibi gelmiş: ‘Hani bizim ördek?'
Fırıncı boynunu büküp ‘Uçtu' deyince iş kavgaya dönüşmüş.
Kavga sırasında fırıncı, araya giren bir gayrimüslim müşterinin gözünü çıkarmış, sonra korkup kaçmaya başlamış...
Bir duvardan atlarken, bilmeden öteki taraftaki hamile bir kadının üzerine düşmüş.
Kadın, çocuğunu düşürdüğü için, kadının kocası da fırıncının peşine düşmüş.
Koşarken çarptıkları Yahudi bir vatandaş da kızıp peşlerine takılmış...
Sonunda zaptiyeler hepsini yakalayarak kadı efendinin karşısına çıkarmışlar.
Kadı sırayla sormuş...
Ördeğin sahibi, ‘Bu adam ördeğimi hiç etti' diye şikâyet etmiş.
Kadı, fırıncıya sormuş: ‘Ne yaptın bu adamın ördeğini?'
Fırıncı ‘Uçtu' demiş. Kadı, kara kaplı defterini açmış:
Ördeğin karşısında tayyar yazılı.
Tayyar ‘Uçar' anlamına gelir. O halde ördeğin uçması suç değil' diyerek fırıncının beraatına karar vermiş.
Gözü çıkan gayrimüslim vatandaşın şikâyetine de kara kaplı defterden bir madde bulmuş: ‘Her kim, gayrimüslimin iki gözünü çıkarırsa o müslimin tek gözü çıkarıla..'
Davacı ‘Ne olacak?' diye sorunca kadı, ‘Şimdi' demiş, ‘Fırıncı senin gözünü çıkaracak, biz de onun tek gözünü çıkaracağız.'
Tabii gayrimüslim şikâyetinden hemen vazgeçmiş, fırıncı bu davadan da beraat etmiş. Çocuğunu kaybeden kadının kocasına da kadı, ‘Tamam' demiş, ‘Karını bir geceliğine teslim edeceksin, bu adam yerine yeni çocuk koyacak.'
Böyle olunca fırıncı bu davadan da kurtulmuş. Kadı dönmüş Yahudi'ye:
‘Senin şikâyetin ne?'
Yahudi ellerini açmış, ‘Ne diyeyim kadı efendi' demiş, ‘Adaletinle bin yaşa sen e mi?'
Kıssadan hisse: Ananı öpen kadı ise kime şikâyet edeceksin?
#