Hepiniz Birlikte Kına Yakarsınız?
Bugünlerde bazı çevreler benim çok yakında "cezaevine tıkılacağımı" yayıyorlar…
Benim bildiğim kadarıyla yargılandığım bir dava yok…
Emniyet Müdürü Faruk Ünsal hakkında başlatılan soruşturmayı haberleştirdiğimiz için hakkımda açılan bir dava var…
Onun da ilk duruşması 2 Şubat 2010'da…
Henüz yargılama başlamadı yani…
Dava nasıl sonuçlanır, hakim nasıl bir karar verir, bilmiyorum…
Bunun haricinde benim bilmediğim, bu arkadaşlara sızdırılan bir soruşturma veya başıma örülmek istenen bir çorap varsa, onu bilmiyorum…
Zaman zaman bu tür dedikodular çıkartılır…
Geçmişte ayaklarımdan vurulduğum, hatta öldürüldüğüm yönünde bile dedikodu çıkarttılar…
Artık alışmam lazım ama yine de sinir oluyorum…
Durduk yerde " Göreceksiniz, yakında paketleyecekler" muhabbetini duyunca rahatsız oldum…
Geçtiğimiz yıllarda bir üst düzey bürokrat herkesin içinde oturup " Başını nasıl ezeceğim göreceksiniz" diye arkamdan atıp tutardı…
Yerine gelen ise sağda solda beni maskeli timlere aldıracağını söylemeye başlamıştı…
Yeni terörist muamelesi görecekmişim…
Benimle ilgili yapılmadık araştırma kalmadı…
Yıllarca telefonlarım dinlendi…
Hala da dinliyorlar, izliyorlar…
En küçük bir şey bulamıyorlar…
Biliyorum ki, başıma bir şey gelse birçok kişi çok sevinecek…
Kimseyi sevindirmemek için de hata yapmamaya, dik durmaya özen gösteriyorum…
Son olarak bu dedikoduları yayınlara şunu söylemek istiyorum…
Başıma bir hal gelirse kullanmanız için kına siparişi verdim…
Gerekirse arkadaşlarım size ulaştıracaklar…
….
Japonlar ve taze balık sevgisi
Japonlar taze balığı hep çok sevmişlerdir.
Fakat Japonya sahillerinde bol balık bulmak mümkün olmamaktadır.
Balıkçılar, Japon nüfusu doyurabilmek için daha büyük tekneler yaptırıp daha uzaklara açılabilmişlerdir.
Balık için uzaklara gidildikçe, geri dönmesi de daha çok vakit alır olmuştur. Dönüş bir-iki günden daha uzarsa, tutulan balıkların da tazeliği kaybolmaktadır.
Japonlar tazeliği kaybolmuş balığın lezzetini sevmemişlerdir.
Bu problemi çözebilmek için balıkçılar teknelerine soğuk hava depoları kurdurmuşlardır. Böylece istedikleri kadar uzağa gidip, tuttuklarını da soğuk hava deposunda dondurulmuş olarak saklayabileceklerdi .
Ancak Japon halkı taze ile donmuş balık lezzet farkını hissedebiliyor ve donmuş olanlara fazla para ödemek istemiyorlardı.
Balıkçılar bu defa teknelerine balık akvaryumları yaptırdılar. Balıklar içeride biraz fazla sıkışacaklardı, hatta, birbirlerine çarpa çarpa biraz da aptallaşacaklardı, ama yine de canlı kalabileceklerdi.
Japon halkı canlı olmasına rağmen bu balıkların da lezzet farkını anlayabiliyorlardı. Hareketsiz, uyuşmuş vaziyette günlerce yol gelen balığın, canlı, diri hareketli taze balığa göre lezzeti yine de etkilenmişti.
Balıkçılar nasıl olacak da Japonya'ya taze lezzetli balığı getirebileceklerdi? Japonların taze balık probleminde olduğu gibi çözüm aslında basitti…
Japonlar da balıkları yine teknelerindeki akvaryumlarda tuttular, ancak içine küçük bir de köpekbalığı attılar.
Bir miktar balık köpekbalığı tarafından yutulmuştu, ama geride kalanlar son derece hareketli ve taze kalabilmişlerdi.
Bu hikayeyi okuyunca, hakkımda çıkarılan dedikoduların bana köpekbalığının balıklara verdiği azmi dinamizmi verdiğini belirteyim…
Gerçekten de birkaç gündür ortalıkta dolaşan "cezaevine tıkılacak" söylentileri o balıklar gibi beni de canlandırdı…
Önümüzdeki hafta daha dinamik bir haftanın bizi beklediğimden emin olabilirsiniz…
#