Nedir Bu Telaş
Cüzdana bağlanan gönül utansın,
Hak edenin hakkını peşin verelim,
Haksızlığı yapan yüzler utansın.
Saygı Değer Okuyucularım,
Bu telaş, yaşam derdi değil, geçim derdi hiç değil, bu telaş, seçim derdi değerli dostlar. Düşünüyorum da değişen acaba ne olacak. Yine sokaklarda 100 binlerce işsiz. Köşe kapmacık oyunlarına yine devam. Yine umut tacirleri… Yine zaman aşımına uğrayan cezalar...Ve 5 yılda bir kapını çalan politikacılar... Ardı ardına verilen tutulmayacak sözler… Umutlarının peşinde koşan milyonlar…Ve yine kendilerini kurtarmak isteyen kurtarıcılar... Bir yanda üniversite kapısında birikmiş genç delikanlılar… Ulaşmak istediği mesleğe ulaşamayıp kuru sınavlardan bıkmış ve artık terk etmiş, yeni bir yol seçme yoluna girmiş genç kardeşlerim. Okullarda bayram kutlamalarına benzemiyor hayat. En az 12 yılınız okullarda kuru ezbere dayalı işe yaramaz bilgileri öğrenmekle geçti. Okullar bitti KPSS başladı. O da olmadı ve yeni bir dönüm noktasına gelip kendilerine yeni bir hayat kurma düşüncesi çıktı ortaya. Neyin neresinden başlanacak nasıl bu hayatta ayakta durulacak telaşı aileleri sarmış durumda. Okullarda aldığın takdir ve teşekkürler işe yaramaz oldu. İşini beceren becerdi, beceremeyen açıkta kaldı. İşte okuma uğruna kaybettiğin o güzelim yıllar ve sonunda bir baltaya sap olamamak.
Evet, dertler çeşit çeşit, benim ülkemde. Hani derler ya kasap et derdinde, keçi can derdinde. Her gelen kaosun bir mağdurları, bir de kar sağlayanları vardır. İnsanlar durup dururken boşu boşuna bir yerleri aşındırmaz. Değişen yine hiçbir şey olmayacak anlaşılan. Alıştırılmışız artık bu hayata. Bizim için yaşamak canlı kalmaktan başka bir şey ifade etmiyor. Yine seçilmişleri seçme mutluluğunu tadacağız(!) yakında. Yine nutuklar, yine sloganlar atılacak meydanlarda. Gümbür gümbür gelecekler. Bizim verdiğimiz vergilerle bizlere seslenecekler. 100 ler ce vaatler… Seçilmek için ortaya çıkabilmek her babayiğidin karı değil. Yok, muydu bizim seçme ve seçilme hakkımız. Parası olanlar aday olabiliyormuş. Demokrasi diyenler olduğu gibi, parokrosi diyenlerde var. Yani parası olanların demokrasisi. Bizlerde seçilmişlerin seçimine oylarımızla meşruluk kazandıracağız... Millet Vekili yaşının 25 e indirilmesi bizler için bir şey ifade etmeyecek yine. 25 yaşında birilerinin milletvekili olmasına kimler karar verecek ve nasıl aday olabilecekler. Kaç kişi olabilecek ve bunlar kim olacak. Evet, hayatını karın tokluğuna çalışmak zorunda bırakılanların ve bir iş için asgari ücretle çalışmak zorunda olanların seçilebilme gibi bir lüksü var mı sizce? Yaş 25 e inmiş ya da inmemiş bizlerin pek umurunda değil sayın yetkililer. Bizler çocuklarımızı okuta bilmek ve onları hayata hazırlamak, bu necip millete hizmet vermek amacı ile elimizdeki bütün kazancımızı harcıyoruz. Sonunda sadece arı misali ölmeyecek kadar bir yaşam belirlendiğini ve buna göre de seçilme diye bir şeyin hayal edemeyeceğini, sadece seçilmişlere oy vere bilme özgürlüğüne sahip olduğunu, oy kullanmasa verilecek para cezasından korkarak sandığa gitmek mecburiyetinde olduğunun bilincini taşıyoruz. Bu güne kadar verilen sözlerin ne derece yerine getirildiği ayrı bir mevzuudur. Muhalefette verilen sözlerin iktidar döneminde çok çabuk unutulduğunu artık vatandaşlarımız anlamıştır. Onun içindir ki kararsız oyların her geçen gün sayılarının arttığına şahit oluyoruz. İktidarla halkımız bir türlü buluşamamıştır. Seçilen her iktidarı saran ve ondan menfaat sağlayan bir gurup her seçilenin etrafını kuşatıp halkla ilişkisini kesmiş ve iktidarları kendi çıkarları doğrultusuna yönlendirmiştir. İşlenen suçların zaman aşımı hala devam etmektedir.
Sonuç olarak diyebilirim ki, bizler hakkın ve hakikatin yaşatılması gerektiğine haklının güçlü olduğu bir dünyaya insanların muhtaç olduğuna, verilmeyen hakların bir gün mutlaka alınacak bir yer olduğuna inanıyor ve biliyoruz. Ve bu haklarımızı orda eksiksiz alacağımıza da inanıyoruz. Aldatılabiliriz, ama aldatmadan yaşamak en büyük amacımızdır. Çünkü affedilmeyen tek hak kul hakkıdır.
Hepinize saygılarımı sunuyor, hak bildiğiniz yolda dimdik yürümek, insan için en büyük onur ve en yüksek makam olduğunu unutmamanızı diliyorum...
#