Bütün Çocuklar Eğlenebilse
Aslında eğlenmek bütün çocukların en doğal hakkıdır. Yaşamak, gülmek, eğlenmek ve kendi hayatını en güzel sürdürmek en tabii hakkıdır. Doğan her insanın hakkıdır yaşamak. Çocuk olmak, genç olmak, ana- baba olmak, ömrü uzun ise yaşlı olmak dede- nine olmak bunlar yaşamın süreçleridir. Bu süreci korkusuz, endişesiz ve umut içince yaşamaktır hak olan.
Bakıyoruz dünya denilen bu gezegene, okuduğumuz tarihten de anlaşıldığı üzere bir taraf gülerken diğer taraf hep ağlamış. Hadi eskiden insanlar cahilmiş diyelim medeni oldukta ne oldu. Adam olamadık bir türlü. İnsan olamadık bir türlü. Sığamadık şu koca dünyaya. Yazıklar olsun…
Hep canımız yandığı zaman mı anlayacağız bir şeylerin yanlışlığını. Ey güçleri ellerinde tutan güçsüzler, sizde hiç merhamet yok mu? Hiç vicdan yok mu? Kendi hayatını yaşamaya çalışan binlerce mazlumu yoksullaştırmak, vatanlarını işgal etmek, acımasızca katletmek neyin nesidir. İnsan hakları savunucuları neredesiniz. Savunduklarınız-la uygulamalarınız arasındaki bu çelişkiler ne zaman bitecek. Bu akan gözyaşları sizleri bir gün mutlaka boğacaktır. Kahrınızdan öleceksiniz. Yeryüzünde girecek delik arayacaksınız. Yatacak toprak arayacaksınız. Yedikleriniz içtikleriniz içinizi çürütecek ve hepinizi bitirecektir.
Güçleri ellerinde bulunduranlar bugün güçlü gibi hissedebilirler kendilerini. Ama kaç yıl sürecek. Gücünüz sürekli değil sürelidir. Oda gelip geçecek.
Düşünüyorum da, insanoğlu geçmişten ders alabilseydi bu dünya denilen gezegeni cennet yapardı. Savaşmayı değil, barışmayı sağlardı. Paylaşmayı öne çıkarır öne çıkmayı düşünmezdi. Kısacası üç kuruşluk dünyada adam gibi yaşamayı sergiler ve insan olmanın onurunu yaşardı. Kimse arkasından beddua okumaz hayırla yâd ederdi.
Keşke bütün çocuklar bu çocuk bayramında gülebilseydi. Eğlene bilseydi. Silahların sustuğu, insanların barış içinde yaşaması, kaderde-kıvançta, barışta-bölüşte birlik ve dirlik içinde yaşamaya insanoğlu ne kadar muhtaç. Ey güçleri elinde toplamış güçsüzler. O güçlü devletleri kurmuş güçlü ülkeler. Başınıza cüzdanının esiri güdümlü insanları değil, vicdanının kölesi olmuş insanlığa kendini adamışları getiriniz. İnsan olmanın onurunu yaşayanları getirin. O zaman refah mutlu bir ülke olursunuz. Aksi halde sizin mutluluğunuzda fazla sürmez. Acılar etrafınızı sarıverir. Ve yalnız kalırsınız.
Sonuç olarak şöyle diyelim. Yanlış olan her işe karşı duralım. Doğru olan her işe de destek olalım. O zaman insan olmanın onurunu ve gururunu yaşarız.
Kalın sağlıcakla.
#