Vakit Nakittir
Cehalete karşı açalım savaş,
El ele verip birlik olalım,
Emin adımlarla hedefe ulaş.
Değerli Dostlar,
Seçim seçim derken o da geldi geçti. Şimdi geçim derdi başladı. Beş yıl ülkemizi yönetecek vekillerimizi seçtik. Hem de büyük bir çoğunluğun oylarıyla seçildi iktidar. Yani her iki oy kullanan dan biri AKP ye oy vermiş. Demokrasiye herkes inanacak ve katlanacak. Katlanmak zorunda da. Ancak, burada bir noktayı irdelemek gerekiyor. Seçtiğimiz vekillerimizin verdikleri sözleri yerine getirmesi bakımından oy veren vermeyen tüm ülkeyi seven insanlar iktidarın yaptığı güzel işlere alkış tutarak destek vermeli. Yanlış yapılan, ya da yanlış gördüğümüz işlere de karşı durmalı ve uyarmalıdır diye dişünüyorum. Tabi ki bu yapılması gerekenler tarafgirlik içinde değil, sağduyulu ve bilinçli olmalıdır. Oy verenler bir gurup olup yapılan her işi doğru demeleri ne kadar yanlış ise, oy vermeyenlerde karşı cephe oluşturup yanlış doğru ne olursa olsun her şeye muhalefet etmeleri o derece yanlıştır.
Değerli dostlarım,
Bu ülke bizim, Bu vatan bizim. Hep beraber yaşıyoruz bu coğrafyada. Doğan güneş hepimizi ısıtacak. Yağan yağmur ise hepimizi ıslatacak. Bu böyle bilinmeli, yapılan ve yapılması gereken tüm doğru işlere destek vermeliyiz. O zaman göreceksiniz ki, ülkemizde değişme ve gelişmeler daha hızlı olacak. Destek olmak ya da köstek olmak, bu iki kavram yerinde kullanılmalıdır, seçilen iktidarların başarıları alkışlanmalı ,yanlış görülen icraata da karşı çıkılmalıdır. Bizler seçmeniz, hakem değiliz. Ben şahsen yapılan ve toplum için faydalı olan hiçbir olguya karşı çıkmadım. Çıkmam da mümkün değil. Çünkü bizim geleceğimizin güzel olması için yapılan güzel çalışmalara karşı çıkmak aptallıktır. Ben şahsen her güzel işi alkışlarım. Şu fanide yaşadığım süre içinde kasıtlı hiç bir davranışta bulunmadım. Ama kusurlu olduğum çok işim olmuştur. Tuttuğum taraf hak ve hakikattir. Ben hesabımı Önce Allah’a verecek şekilde kendimi uyarır ve sonra da halkımın mutluluğu için çalışırım. Ve hak bildiğim yoldan çıkmamaya da gayret sarf ederim.
Değerli dostlar,
İşbaşına getirilen insanların hepsi ehil olmaya bilir, bu insanlardan bazıları art niyetli ve bulunduğu makama da layık olmayabilir. Bu durumda işlerin zaten doğru gitmesi mümkün değildir. Ve o makamların hesabını bir gün her canlı Allah’a verecektir. Ancak uygulamalarda ki beceriksizliğin cezasını yaşayanlar çekecektir. Burada bir konuya daha açıklık getirmek istiyorum. Çalıştırılan her makamın etrafında bulunan riyakâr insanlar küçük menfaatleri için yağcılık ve yalakalık la her gün birilerini yanıltır ve gerçeklerden saptırabilir. Bunun içindir ki, işin başında olan yetkili ve etkili kişiler bu konuda dikkatli olmalıdır. Bu sahte nezakete bürünmüş ve kendi çıkar kavgalarının dışında bir düşünceye sahip olmayan şahsiyetsizler, gerdan kırarak, inanmadığı sözleri ağzından eksik etmeyerek her kesimi yanıltır ve ülkemizi felakete götürürler. Bunlar her dönemde olduğu gibi bu dönemde de sayıları artarak çoğalmaktadırlar. Emaneti ehline vermek ve ehli zikirle istişare etmek her insanın en önemli vazifesi olmalıdır.
Yapacağımız çok iş var. Milli Eğitim de sorunlar bir önceki iktidarda çözülemedi. Yine aynı iktidar iş başında olacak. Bakalım şimdi ne olacak. Milli Eğitim Bakanı zannıma göre değişecek. Değişmesine değişecekte, yine yaz boz tahtasımı olacak eğitim, gelen bakan acaba işlerden memnun olacak mı? Onun etrafını kimler saracak ve neler tavsiye edecekler. Sorunlarınızı ehil olmayan kişilere sorarsanız ve onları da bir rapor haline getirir program diye ortaya koyarsanız her gelen gideni aratır hale getirirsiniz. Sağlık derseniz ayrı bir problem, ben derim ki, hep birlikte şu Eğitime beraberce bir çözüm arayalım. Veliler çocuklarının aldıkları karneye bakmasınlar artık. Gelecekte ki hayatlarına baksınlar. Yönlendirme yalanıyla aldatılan gençlik gerçekten yönlendirildi mi? Doğuştan gelen yetenekleri keşfedilip arzu ettiği mesleğin yolu açıldı mı? Almanya nın modelini getirip bugün uygulamaya koysanız, yüzlerce sorununuzu bir anda çözmüş olursunuz. İnşallah bu dönem bu konu üzerine samimiyetle hep beraber eğiliriz. Okullarımız çocuk büyütme evi olmaktan kurtulur ve ilim yolculuğuna giden bir yol durumuna getirilir. Böylelikle neslimizin yolunu açmış ve arzu ettiğimiz Eğitime de kavuşmuş oluruz. Bakın değerli dostlar, bu yıl ki ÖSYM biricisi bir kardeşimiz Haber Türk TV de canlı yayında spikerin sorusuna şu yanıtı verdi. Hangi mesleği seçeceksiniz? El cevap: daha kesin bir karar vermedim. Bu bizlere aslında her şeyi haykırıyor.
Bu dönem sesli düşünelim diyor, hepinize en derin saygılarımı sunuyorum değerli okuyucularım.
#