Yetişen nesil-e üniversiteden başka şans tanımıyoruz. Suçlu çocuklarımız değil, Sizsiniz sayın veliler...
Yayın: Güncelleme:
Değerli okuyucularım, yazımın ilk mısralarında şunu belirtmek istiyorum. Bu yazım da sizlerle bazı gerçekleri paylaşırken, derin hislerimi de katarak Taraklı’ yı masaya yatırmak istiyorum. Evet, ameliyatsa ameliyat, pansumansa pansuman yapılsın. Taraklı da yaşayan, Taraklı’ ya gönül vermiş insanları, laf cambazlığı ile onların akıllarını çelerek gelecek neslimize kötülük yapmayalım. Tüm Taraklılı ların kurtulması ve Taraklı’mızın gelişmesi için elimizden ne gelirse yapalım diyorum.
Önce kısaca Taraklı’ nın kuruluşundan bu güne, bazı bildiklerimizi sizlerle paylaşmak istiyorum. Okuduğumuz tarihten aldığımız bilgiler kısaca şöyle: Osmanlı kurulmadan 4–5 yıl önce Yine Osmanlı beylikleri tarafından alınan yaklaşık 8 yüz yıllık bir geçmişi var Taraklımızın. Osmanlı döneminde 400 yıl ilçe olarak kalmış, Yavuzları Akşemsettin’leri bağrında misafir etmiş ve nice yiğitleri bağrından çıkarmış, yetişen her insanını sanatkâr olarak yetiştirmiş ve her yetişen sanatkâr da kendi işini kurmuş, il ve ilçelerine hizmet vermiştir. Marmara bölgesinde bir ticaret merkezi olarak görevini sürdüren bu hizmette en önde koşan tek ilçe imişti bir zamanlar. Ulaşımın en zor olduğu günlerde, o ticaret işte bu yeşil vadiden, Taraklı’ dan yapılıyormuş. Ticaret yapmak için üretmen lazım, üretebilmen için bilgi lazım. O zamanın, hatta 60 yıl öncenin insanları hangi okullarda okumuş hangi okulları bitirmişti acaba. Herkes şapkasını önüne koysun beyler, ben bir gerçeği sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu kafayla bizler küçülmeye, hatta yok olmaya mahkûmuz. Adam oturmuş bir köşeye bu Taraklı tembel, şurada bir yük inecek diyorum adam bulamıyorum diyor. Doğrudur, bu da bir iştir ancak, şunu sizlerle tekrar buradan bir kez daha paylaşmak istiyorum. 15 yıl eğitim gören çocuklarımızın, gece saatlerinde 10–20 YTL arası yevmiyeyle tavuk doldurtmaya göndermek için mi? okuttuk. Sakın beni yanlış anlamayın. İşi küçümsemiyorum. Hele çalışanı hiç küçümsemem. Ama ben diyorum ki, sayın veliler!, sayın yetkililer! bu yıl şu kadar öğrenciyi üniversiteye gönderdik. Öğretmen lisesine gönderdik diye övünüyorsunuz. Ben size şunu soruyorum, mezunlarınızın % kaçı okuyor, kaçı boşta kalıyor ya da okuyamıyor. Birde onların sayısını söyleyin de bilgilenelim. Eğer huzurunuz kaçmazsa… Bunun vebali şuan yetkili olanların üstündedir. Kaçyıldır elimizden ne cevherler gitti, ne yetenekleri yok ettik farkındamıyız. Onlara gereken imkanlar tanınmadan adam olmuyorlar demek, bence kendi çabamızın olmadığının arkasına saklanmaktan başka nedir?
Değerli iyi niyetli Taraklılılar!
Bakın değerli dostlarım, ben Taraklı ya geleli 23 yıl oldu. Beni bilenler şu sözlerimi hatırlasınlar. Çünkü ben her veli toplantılarında bir şeyler söyledim sizlere. Aklınızda kaldı mı bilemiyorum. Gelin şu Taraklı ya bir meslek lisesi açalım. Siyasileri yetkilileri zorlayalım. Çevre köylerimiz dâhil bu soruna kulak verelim dedim. Ancak hiçbir çalışmanın olmadığını, çocuklarımızın sadece aldığı takdir ve teşekkürler sizleri ilgilendirdiğini, sanki bütün çocuklar üniversite okuyacakmış gibi görülmesi maalesef bizleri yanılttı. Ne acıdır ki, bugün yaşadıklarımız, dünkü söylediklerimizi doğruluyor. 23 yılda 2400 mezun veren Merkez Pansiyonlu İlköğretimden üniversite kazananların sayısı 200–300 ler de. Gerisinin %20 si düz lise mezunu. Şu an gözlemlerime göre 7 yaşında okula aldığımız yavrularımızı 15 yaşında, liseyi de okursa 18 yaşında hayatın içine bırakıyoruz. Ve bakıyor genç nesil, çalışsa iş yok. İş kursa bilgi yok. Suçlu kim? Değerli dostlar ben yine diyorum ki, gelin şu meslek lisesini açtıralım. Çocuklarınıza acımadınız. Torunlar çok sevilir derler, gelin onlara acıyın, onları bari kurtaralım. Zararın neresinden dönerseniz kardır. Yoksa bu vebalden kendinizi kurtulamazsınız. Yetkili ve etkili kişilere avazımız çıktığı kadar bağıralım. Çocuklarımıza turistlere hizmet etmeyi değil, ayaklarının üzerinde durmasını öğretelim. Ve turist olarak onları başka ülkelere gönderelim. Hayal bile edemiyoruz değil mi? Çünkü bilgi azaldıkça düşünme küçülür. Gelin yetişen nesil-e imkân tanıyalım. Üniversite okuyacakları yine okutalım. Diğerlerini de meslek sahibi yapalım. Bu da meslek eğitiminden geçer. Sonra gelen turistlere Taraklı’ya ait neyi tanıtacaksınız, Kömürcü Helvalarından başka… Başka meslek kalmış mı? Ardından köy ürünlerimiz… Kendimiz ne yaptık, ne ortaya koyabildik. gençler bunun farkında değil. Anacak iş başa geldiği zaman anlaşılır geçen o boş yıllar. Bunlar gözlerimizin önünde gerçekleşen hadiseller. Birbirimizi suçlamaktan da vaz geçelim. Görevimizi yapalım. Hiçbir yazımda olmadığı gibi bu yazım da da, riya ve şow yoktur. Rüyalarımızın gerçekleşmesini istiyorsak, önce uykudan uyanmamız gerekir…
Hepinize saygılarımı sunarken kendi gücünüzün farkına varmanızı diliyorum.
Abicim gerçekten önemli bir konuya değinmişsiniz.Hep aklımdaydı bu meslek lisesi meselesi.Üniversite ile ilgili çıkan haberlere yorum yazarken ekleyeyim demiştim.Ama günün birinde birileri konuyu gündeme getirir düşüncesiyle pas geçmiştim.Mehmet abi tespitiniz yerinde olup yazılması gerekenleri siz yazmışsınız o vesileyle fazla yer meşgul etmeyeyim diyorum.Gelelim ana başlığa. Valla abicim bizim bu Taraklıdan Köy möy olmaz.İlçe olmuşuz ama kasabayı andırır bir hava var.Gelişememekteliğin bir sıkıntısı da cabası.Birlik ve beraberlik yok,millet birbirinin kuyusunu kazar vaziyette,biri diğerinin yaptığını çekemiyor.Üretken bir millet değiliz, sadece çenelerimiz üretiyor,her şey lafta kalıyor.Görev icabı başımıza gelen idarecilerimizle bağlar kopuk ki birşeyler yapılamıyor,getirilemiyor. vs.vs.vs. Velasıl kelam millet olarak çoook pasif oluşumuz herhalde güzide ilçemizi köyleştiriyor galiba he ne dersiniz.Umarım okul meselesi biraz ses getirir de Taraklımız adına düşüncelerimiz değişir.
istanbullu
14.03.2008 / 20:24:36
hocam
halk eğitim merkezlerine biraz daha fazla ilgi olsa yeni kurslar açılsa bence ilk aşamada taraklı gençleri için faydalı olacağını düşünüyorum
Burada belediyeyede büyük görev düşüyor.
Örneğin bir tiyatro salonu oyuncularla birlikte en az 20-30 kişi istihdam eder
Ercüment Görür
15.03.2008 / 03:10:23
Değerli hocam, ben vakti zamanında Taraklı'ya 1 -2 defa gelen bir "turistim", Taraklı'yı çok sevdim ve sitenizden de takip ederek sanki orada yaşıyormuşum hissi veriyorsunuz bana. Dediklerinize birebir katılıyorum. Ayrıca, turistlere sadece ve hakkıyle Kömürcüoğlu helvalarının tanıtılabileceğine de katılıyorum. Gerçekten lezzetli. Ama, ileride bu helvaları yapabilecek kişilerin olmaması, söküğümüzü dikecek, traşımızı yapacak kişilerin bulunamayacağı korkusu da beni yıpratıyor. Taraklı birbirini çekiştirmeyi bir-iki günlüğüne de olsa bıraksa, birlik olsa, dediğiniz meslek lisesinin açılması için uğraşsa, Taraklı'nın kendisi olacak. Taraklı'ya yeni ümitler lazım. Belli mi olur, günün birinde biz de Taraklı'lı oluruz.
yusuf kabak
17.03.2008 / 09:14:48
Ne zaman AT KESTANESİ'nin dibinde konuşulanlar hayata geçirilmeye başlanırsa, böyle bilgi ve becerisi olanlar ellerini taşın altına koyarsa, dedikodudan başka şeyler üretilmeye karar verilirse, dün bu makamlarda olanlar o gün ne yaptıklarını, veya ne yapmadıklarını şöyle bir hatırlayıp şapkalarını önlerine koyarsa, iş yapmanın ahkam kesmekten zor olduğunu anlarsak, birde okuyan çocuklar memur çocukları bizimkiler okumaz psikolojisinden kurtulursak ve birde şöyle gözümüzü açıp sağa ve sola bakıp, Türkiye'nin Taraklı'dan ibaret olmadığını da düşünürsek yani çevrede neler olup bittiğini iyi okur iyi anlarsak işte o zaman köymü demiştiniz yok o zaman belki kasaba oluruz sevgili kardeşim.Ben de bazıları gibi eski Taraklı'yı yaşım itibariyle iyi bilirim ama özlemini çekmiyorum. Artık gelişmek ve değişmek istiyorum.Nostaljimi! bırakın bunları hatıralarınızda eski Taraklıyı torunlarınıza anlatırsınız.İçim çok dolu ama sayfa az. Hoşça kalın. Ey Taraklı'lılar buyrun sizde katılın
alptekin arıkan
21.03.2008 / 19:09:22
Yusuf abi At kestanelerini mi kesmek lazım yoksa zamanında makamlarda oturanları dillerini mi?
bakiYıldırım
25.04.2008 / 21:24:24
M.ALİ BEYİN DÜŞÜNCELERİNE aynen katılıyorum.Meslek lisesi açılmalıdır.Taraklımıza öncelikli olarak..saygılarla..